Deniz Baykal yanlış anlaşıldı
Bütçe müzakereleri sırasında Deniz Baykal'ın bir sözü, AK Parti'de büyük tepki yarattı: "Başörtüsü saçları örter, eşlerin ayıplarını örtmeye yetmez." Aslında arada iyi niyet ve güven duygusu olsa, Baykal'ın, bu cümleyle, başı örtülü hanımları değil, onların eşleri olan erkekleri kastettiği kolayca anlaşılabilirdi. Ama, siyasilişkiler öylesine gergin bir zeminde seyrediyor ki, AK Partililer, bir anda bu sözlerin eşlerine hakaret olduğunu sanıverdiler. Hassasiyetin biraz kaynağına inelim. Daha geçenlerde Hasan Celâl Güzel yazdı. Ruhi Özbilgiç'in TRT Genel Müdürlüğü adaylığı sırasında, Cumhurbaşkanı Sezer, eve, soruşturma için bazı elemanlar yollamış. "Çankaya'nın istihbaratçıları" Özbilgiç'in kapıcısı İdris Çiftçi'den Ruhi Bey ve eşi hakkında bilgiler almış. Kapıcı, Özbilgiç'in karısının başının açık olduğunu söylemiş. "Güzel mübalağa mı ediyor?" diye düşünürken, baktım Tayyip Erdoğan da Teke Tek'te Fatih Altaylı'ya aynen şöyle dedi: "Ben bir bürokratın eşinin başı ile uğraşılmasını gayrimedeni buluyorum. Din ve vicdan özgürlüğü Anayasal bir haktır. Evine elemanlar göndermek suretiyle, eşinin başı açık mı, örtülü mü... böyle çirkinlik olur mu? Ayıptır." Deniz Baykal'ın sözlerinin yanlış anlaşılmasının temelinde, işte böylesine duygusal bir ortam yatıyor.