Anadolu'da yüz yıllardır kaynatılan çorba tencerelerinin kapağını sizler için araladık.
Çorba, Türklerin bütün hayatları boyunca, çocukluktan ölünceye kadar vazgeçemedikleri bir gıda ve çorbalar Türk Mutfağı'nda ön tarihimizden beri pişirilen yemek türlerimizden biri. Hastaya çorba sorulur mu?" deyimi çorbanın kimi zaman ilaç niyetine içildiğini belirtse de çorba, sofranın baş tacı ve aynı zamanda da sofranın kılavuzudur. Mide salgılarını harekete geçirmesi ve iştah açma özellikleri sayesinde sofrada ilk sırayı alır çorba. Hele soğuk günlerde sıcak bir çorba ne kadar makbule geçer. Bu nedenledir ki "Sıcak bir tas çorba, ağrısız bir vücut ve barınacak bir ev" kimilerine göre mutluluk tanımıdır. Çorbalar et suyu ile hazırlanır, terbiye edilir, garnitürle sofraya alınırsa lezzetleri artar, besin değerleri yükselir. Çorba besleyici olduğu kadar da midevidir. Anadolu'da daha çok eskiden, sabahları bile çorba içilmesinin sebebi budur. Geleneksel mutfak kültürümüzde çorba üç öğünde de yer alabilen bir yemektir. Diğer yemeklere nazaran daha ekonomik olması, kolay hazırlanması ve doyurucu özelliği ile çorba Türk sofrasının en önemli öğesidir.
(Sivaslı şair Hilmi Atacan) "Düğülcek çorbasının hasretim bir tasma Şalgam gibi o yarin düşmüşüm sevdasına Madırnak dallanıyor, boyrazda sallanıyor Sarmısaklı yogurtlu agızda ballanıyor"