Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Saklambaç | Astroloji | Arşiv | Ana Sayfa
Bugün: 13 Eylül 2007  
Yazar Arşivi

Fotoğraflarımı gönderir misiniz?

Bana ait bir yanımın başkasında ne işi var? Çocukluğumun, gençliğimin, orta yaş sendromlu günlerimin gecelerimin ne işi var başkalarının evindeki tozlu çekmecelerde, ayda yılda bir açılan albümlerde?
Geri verin bana ait resimleri. Kurcalamak yerine, kendi fotoğraflarınızı da bir çatı altında toplayın bir an önce.
Düşünsene. Kaç arkadaşın oldu? Kaç dostun? Sevgilin? Özel günler, özel olmayan tatiller, yılbaşları, bayramlar, iş gezileri, yıldönümleri... Kaç tane? Oralarda çekilip önceleri 'Çoğaltır sana da veririm' yalanları, teknoloji ilerleyince 'Atarım e-mail ile' zırvaları.
Bir türlü gelmeyen geçmişimiz gibi, çocukluğumuz gençliğimiz gibi beklenen resimler. Nerede o resimler Allah aşkına? Zamanın tek kareye hapsolduğu, akmadan durduğu masal gibi anlar nerede?
Onlarca gülüş. Onlarca gözü kapalı yüz. Kırmızı gözler. Kolumuzun altında kimin olduğunu unuttuğumuz anlar. Çizgisiz yüzlerimiz. Modası geçmiş giysilerimiz. Eksik yanlarımız, geçmişimiz.
Neredesiniz ?
Hiç anneannendeki albümü kurcalayıp çalmadın mı bebeklik resimlerini?
Onca çocuğu olan amcanın, senin ilkokulda çekilmiş folklor giysili fotoğrafınla ne işi olur ki?
Teyzemde buldum, arakladım birini. 10'uncu yaş günümde çekilmiş. Sarılmışım şimdi adını unuttuğum ilkokuldan iki kız arkadaşıma. Üzerimde annemin ördüğü beyaz, okul yakasına benzer fırfırı olan bir kazak. Saçlarım belimde. Ruj sürmüşüm, yanaklarda allık yok ama karpuz gibi kızarmışım.
Beni görünce sevindi mi 10 yaşımdaki halim bilmem ama, ben onu bulunca delirdim.
Sonra akıl sağlığımdan şüphe ederler mi diye düşünmeden oturup anlattım arkadaşlara. "Korkuyorum" dedim. "10 yıl önce bir tatilde tanıştığım balayı çifti onlarca poz resmimi çekmişti. Atmışlar mıdır çöpe acaba?"
"Düşünsenize" dedim, "Hatırlasalar beni, görseler televizyonda ya da gazetede 'Aaa o kız deseler de postalasalar 20'li yaşlardaki halimi bana. Saçlarım çok kısaydı sanki o zaman. 10 kilo daha zayıftım. Daha mutlu bakardı gözlerim. Daha az şey bilen ama daha mutlu bir çift göz. Hiç resmim yok o yazdan."
Sonra bizim Barış "Süper oluyor" dedi. "İnsanın aldığı en büyük hediye". Yaşamış da konuşuyor adam. Hem de nasıl bir tesadüfler zinciri bilemezsiniz. Film gibi.
Bizimki İzmir Kordon'da yürürken, o zaman tabii upuzun saçlar, sırma gibi.
İki kız gözüne kestirip küçük bir kamerayla çekmişler kendisini.
Hatta bizimki hava atmış "Ne haber kızlar?" falan demiş, saçlarını elleriyle sıvazlayıp geri atmış. Sonra aradan 10 yıl geçmiş. Barış İzmir'den istanbula gelmiş, atv'de çalışmaya başlamış ve bir gün bir röportaj için telefon açtığı kişi o kızları tanıyan biri çıkmış. Adam kızlara haber vermiş, "Barış Çimen röportaja geliyor"diye.
Kızlar o kaseti silmemiş, atmamış. Öylece saklamışlar.
Bizim Barış'a kaseti ulaştırmışlar. Kasetteki haliyle yüzleştiğinde kafasında saç kalmamıştı garibimin. İşte o vakit unuttuğu bir zaman dilimini, "Dünyanın yakışıklısıyım" dediği zamanları koydular avucuna. Bundan daha büyük mutluluk var mı? Birine unuttuğu bir zaman dilimini hediye etmek. "Al sana gençliğin, bir kez daha yaşa" demek. "Yalan da olsa yaşa".
Bir gün iş için Fas'a gittiğimde düştü içime bu korku. Gece çekim yaptık, Fas eğlenceleri nasıl olur gördük. O sırada, bir sürü poz verdik fotoğrafçılara.
Sabah, ekibin otobüsü kalkarken fotoğrafçı, bir yandan elindeki resimlere bakıyor bir yandan bizi süzerek tanıdık bir yüz arıyordu.
Geldi "Bu sizin" dedi. "7 euro". "Yuh" dedik, "Çok pahalı!". Pazarlığa yanaşmadı, vermedi resimleri. Beceremedik. Yoktu paramız alamadık. Kaç gülüşümü, kaç bakışımı bıraktım gittim başka topraklarda.
Nasıl yandı içim. Deli miyim, bilmiyorum. Ama bir yanımı öksüz koydum oralarda. Ve izine düşmediğim kaç fotoğrafım vardı böyle. Hepsi de beni bekliyorsa onun bunun albüm yapraklarında. Eski püskü çekmecelerde raflarda.
Umarım bir gün, başka başka yaşlarım dikilir karşıma. Bana hiç kızmadan mutlu mesut bakarlar yüzüme. Tek dileğim bu. İnşallah mutludurlar benden uzak bir yerlerde.
YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Biz: Aşkın yüz karaları ya da sadık kulları   / 12-09-2007
 Anam Babam   / 11-09-2007
 Kendi romantik komedinizi çekirdek çıtlayarak izleyin   / 07-09-2007
 Bunların hepsi aynı isimleri başka   / 06-09-2007
 Kart kalıyor hıyarlar ya da eriyip gidiyor acurlar   / 05-09-2007
 Bunun için adamı hapse atmıyorlar   / 04-09-2007
 Özgürüm en az senin kadar   / 31-08-2007
 Adını İstanbul koydum O'na değil sana aşık oldum   / 30-08-2007
 Hafızam niye senden yana?   / 29-08-2007
 Hanginiz kurtsunuz acaba?   / 28-08-2007
SMS: GA 4122 |
GÜNCEL
Tecavüzcü Tecavüzcü katile iyi hal indirimi
7 yaşındaki kıza tecavüz edip öldüren sanığın ağırlaştırılmış müebbet...
Katliamı ödünç silahla yaptı
Olan hastaya oldu
Görmeyenlerin görmeyen ışığı
Kanal mutluluğu da çaldı
Türk gencin büyük başarısı
Öğretmenlere ödenek müjdesi
SPOR
Oh Oh be dünya varmış: 3-0
İşte taraftar işte Türkiye... Tam 665 gün sonra...
İpler elimizde
Yunanistan kaçtı Norveç...
Buraya kadar
Zico'dan sıkıyönetim
Kapılar kapanıyor
Emre'ye özel sessiz plan!
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
İSTANBUL Parçalı Bulutlu 24°C 15°C 
ANKARA Parçalı Bulutlu 25°C 10°C 
İZMİR Az Bulutlu 26°C 17°C 
ANTALYA Açık 32°C 19°C 
ADANA Açık 33°C 18°C 
EKONOMİ
IMKB E: 49.233,050 D:% -0,13
DOLAR S: 1,277 D:% -0,66
EURO S: 1,771 D:% -0,25
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
EKONOMİ
GÜNCEL
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon
| Saklambaç | Astroloji | Mobil Takvim | Reklam | Künye | Ana Sayfa
    Takvim Servisi
    Copyright © 2003, 2007 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu