Allah Allah!.. 22 Nisan gecesi Genelkurmay Başkanlığı web sitesine konulan bildirinin hemen ertesinde, Türkiye'de yeni bir sürece girildi. Özellikle basın, hop oturdu hop kalktı. Haksız sayılmazdı arkadaşlar, Çünkü Türkiye'nin askeri darbe ve müdahalerle ilgili sabıkalı bir geçmişi vardı. Neşeriatnedarbe, söylemleri dalga dalga yayıldı. Bir kısım dincimedya da, Bildiriyikimyazdıhemşehrim, tartışmalarına yumuldu. Eyvahdemokrasimizgidiyor, diye saçını başını yolanların sayısı da az değildi doğrusu. Eh! Bilinmeyen gerçeklik değil ki, Türk basını hem darbeci hem de demokrattır bir nevi.
***
Fakat aynı süreçte bakınız ne oldu? CNN Intenational'e ait web sitesinde bir anket düzenlendi. Anket bir tek soru üzerine yapıldı. Ordunun cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda yayınladığı bildirinin demokrasiye zarar verdiğini düşünüyor musunuz?
***
Dünyanın dört bir yanından 78 bin 599 kişi ankete katıldı ve cevap verdi. Katılanların, yüzde 76'sı, yani 59 bin 580 kişi, demokrasinin zarar görmediğine...
Yüzde 24'ü, yani 19 bin 58 kişi ise zarar gördüğüne inandığını söyledi. Katılımcılar, Batı demokrasilerinde yaşayan insanlardı, dikkatinizi çekerim. Yani, askeri açıklamalar ve bildiriler konusunda çok hassas insanlardı.
***
Ben buradan şunu çıkartıyorum. Anasayal demokratik sistemlerde, 'silahlı kuvvetler'in yeri belirlenmiştir. Normal bir yurttaş o çizgiler içinde kalınmasını ve demokrasiye müdahale edilmemesini savunur. Fakat yine normal bir yurttaş, ister gazeteci olsun, ister akademisyen, ister ayakkabı boyacısı, isterse de medya maymunu olsun, ülkesinin silahlı kuvvetlerine hasmane ve düşmanca bir çizgi sürdürmeyi, demokratik olmak kılıfı ile kimseye yutturamaz.
***
Şimdi, bu köşede geçen hafta yayımladığım bir mektubun ne kadar gerçekçi olduğunu tekrar vurgulamak gerekiyor. Mektup, emekli kurmay albay bir okuyucudan geliyordu ve e-bildiri için şöyle diyordu: Bu bildiri muhtıra değildir. Sadece, Türk Silahlı Kuvvetleri, Demokratik ve laik Cumhuriyet'e sadece ben değil, herkes sahip çıkmak zorundadır, diyordu. Bu yönde bir uyarı yapıyordu.