Brifing sezonu açılır mı?
Gazetelerden öğrendiğimize göre, "post-modern darbe" ifadesi, tıpkı "Demokrasiye ince ayar yaptık" sözü gibi Çevik Bir'e aitmiş. Erbakan'ın 18 Haziran'daki istifasını takiben, Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir, üst düzey subaylara bir brifing veriyor ve şöyle konuşuyor: "Silâh kullanmadan, sivil toplumda ve medyada irtica tehlikesine karşı duyarlılık yaratarak, usulüne uygun bir şekilde MGK gibi devletin en üst kurumunda da hassasiyeti kayda geçirerek, başarıya ulaştık. Bu olay darbe değildir, sivil toplumun da içinde olduğu post-modern bir darbedir." Bugün de, Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesine karşı olan kimi çevreler, sivil toplumun harekete geçirilmesinden ve medyanın tavır koymasından söz ediyorlar. Bu iş, "brifingsiz" olamayacağına göre, yeniden böyle bir çığır açılır mı? Brifinge katılanların uğradıkları itibar kaybı düşünülürse, acaba kendini bilen, aklı başında insanlar bu brifinglere katılır mı? Tayyip Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkmasına karşı olanlar dahi, Refahyol iktidarına benzer bir ortamın bulunmadığı konusunda hemfikir. 16 Mayıs'a kadar, "post-modern darbe bekleyenler" bana göre hayal kırıklığına uğrayacaklar. Tabibu hayal kırıklığı memleketin hayrına olacak.