Cumhurbaşkanlığı ve mutabakat
Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı seçiminde "mutabakataranacağına" dair sözleri, herkesin içine sinen bir sonuca ulaşılabileceğini göstermez. Çünkü AK Parti Grubu, Erdoğan olmasa bile, Cumhurbaşkanlığı'na aynı çizgide bir kişiyi, meselâ Abdullah Gül'ü seçecektir. Oysa karşı çıkılan, sadece Tayyip Erdoğan veyahut tesettürlü eşi değil. Erdoğan'ın çok güvendiği ve AK Parti zihniyetini tamamen benimsemiş bir kişinin, Çankaya'da, "hükûmetinicraatınıdengeleyici" bir rol üstlenemeyeceğinden kaygı duyuluyor. Ben bu hususu açıkça Prof. Yılmaz Esmer'e, Kanal 7'deki programımda sordum: "TansuÇiller,hükûmetinbaşıydı;Demirel,DYPGenelBaşkanlığı'ndanayrılarakCumhurbaşkanıoldu.MeclisBaşkanıdaHüsamettinCindoruk'tu.Nedenaynıtepkigösterilmedi?" Yılmaz Esmer, "Demirel,mazisiitibarıylaCumhuriyet'intemelniteliklerinitartışmayaaçmazdı.Ondankuşkuduyulmuyordu" cevabını verdi. Hatta Demirel, bana göre biraz fazlasını yaptı ve 28 Şubat'la adeta özdeşleşti. Mutabakat aranıyor gibi bir hava yaratılsa dahi, -belkiErdoğanfedakârlıkyapıpkendisiÇankaya'yaçıkmazama- Cumhurbaşkanı seçilecek kişi, laik Cumhuriyet'in tehlikeye girdiği endişesini taşıyanların gönüllerine gene de sinmeyecektir.