Türkiye'nin sürekli güncellenen iç politik çekişmeleri olan biten pek çok ciddi ve reel gerçeği perdeliyor. Üç beş gün sonra unutulan "derin" tartışma konuları, dünyanın ve ülkemizin gerçek sorunlarının göz ardı edilmesine yol açıyor. Şu an Türkiye'nin hatta dünyanın- en önemli problemlerinin başına suyu koysak herhalde kimse itiraz etmez. "Peki bununla ilgili ne yapıyoruz?" sorusu sorulduğunda birbirimize bakmaktan başka ne seçeneğimiz var? Nasılsa "yetkililer" uğraşıyordur. Oysa kazın ayağı hiç de öyle değil. Günübirlik konumlarını korumayı daha önemli gören yetkililer için su sorunu sıralamada epey gerilerde. Tıpkı kamuoyunun dikkatinin de aynı düşük yoğunlukta olması gibi. Örneğin, Türkiye Mart ayında Dünya Su Forumu'na ev sahipliği yapacak. Kaç kişinin haberi vardır dersiniz. Bence önce kendinize bir sorun Dünya Su Forumu suyun olimpiyatı. İlki Fas'ın Kazablanka kentinde olmak üzere daha önce dört kez düzenlendi. Türkiye tam iki buçuk yıl bu forumu alabilmek için büyük gayret gösterdi. Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu DSİ Genel Müdürüyken bu konuyu onur meselesi yaptı ve sonuçlanana kadar peşini bırakmadı. Yirmi bin kişinin katılmasının beklendiği, dünyanın her yerinden su'yu kendine dert edinenlerin toplanacağı ve konuyu tartışacağı en büyük platform bu. 2009 İstanbul Forum'u her zamankinde daha önemli çünkü dünya son iki yılda olduğu kadar su sorunun hiç bu kadar açıkça yaşamamıştı. Dolayısıyla bu forumun belki de yaşlı yerküremizdeki su politikalarını derinden değiştirecek kararlar alınmasına sahne olması bekleniyor. Pazartesi akşamı Su Adası'ndaydık. 5. Dünya Su Forumu Sekreteryası ve Dünya Su Konseyi Başkanı Loic Fouchon'un katılımıyla foruma dikkat çekmek için bir toplantı düzenlendi. Loic Fouchon her yıl 1 milyar artan dünya nüfusunda 1.1 milyar insanı temiz suya ulaşamadığını ve büyük sorunlar yaşadığına dikkat çekti ve bundan sonra hep sözü edilen su savaşların çok da fantezi olmadığına dikkat çekti. Forum Sekreteri Prof. Dr. Oktay Tabasaran da Türkiye'nin son dönemlerde kendisi için biçilen köprü görevini gerçekten de çok iyi gördüğünü belirterek, "Kuzey ile Güney, Doğu ile Batı arasındaki köprü görevimizi bu forumda da ortaya koyacağız" dedi. 5. Dünya Su Forumu sadece dört günlük bir etkinlikten ibaret değil, yaklaşık bir yıldır takvim devam ediyor ve değişik organizasyonlar yapılıyor. Bu Forum aynı zamanda Türkiye için müthiş bir tanıtım şansı da sağlıyor. Türkiye'nin şu ana kadar ev sahipliği yaptığı en büyük organizasyon ve dünyanın her köşesinden insan ülkemize gelecek. Yani neresinden bakarsanız bakın son derece önemli bir konu. Gelecek nesillerin en büyük sorunu su olabilir. Ne AKP-CHP çekişmesi, ne GS-FB rekabeti, ne Türk-Kürt sorunu olacak. En büyük dert su olacak. Suyumuzu hem tasarruflu kullanmayı öğrenmeliyiz hem de su konusunda duyarlı davranmayı becerebilmeliyiz. Lütfen biraz daha dikkatimizi temel hayat fonksiyonlarının problemlerine çevirelim. Su ve Forum'u