Askerin açıklaması
Genelkurmay Başkanlığı 22 Şubat'ta yaptığı açıklamada şöyle diyordu: "...Böylebirsembolütartışmayaaçmak,millibütünlüğevetoplumsalbarışakatkısıolmayanbiryaklaşımdır.Atatürkmilliyetçiliği,etnikvedinitemelleredayanmamaktadır.TürkdevletinevatandaşlıkbağıylabağlıolanherkesTürk'tür.Gökçen'inErmeniolduğuyönündekiiddia,milliduyguvedeğerlerinkötüyekullanılmasıdır.Sonzamanlarda,Türkmedyasınınbirbölümünde,Atatürkmilliyetçiliğineveulusdevletyapısınakarşısürdürülenhaksızvetemelsizeleştirileryanında,Atatürkmilliyetçiliğiyerinialmaküzere,sağlıklıolmayan,tehlikelidüşünceleresorumsuzcayerverilmektedir." Orgeneral Hurşit Tolon da, tepkisini şöyle dile getirdi: "TutunkiErmeni...neolacak?BuAtatürk'ünbüyüklüğünügösterir.Ona,yadabizedeğermikaybettirecek?EtnikkökeninönemliolmadığınıAtatürkyıllarcaönceortayakoymuşdemektir.Bumillet,Türküyle,Lazıyla,Kürtüyle,Ermenisiyleayrılmazbirbütündür.Buhaberdebunugösterir." Gerek Genelkurmay Başkanlığı'nın, gerek Orgeneral Hurşit Tolon'un açıklamalarından, bu tartışmanın Türkiye'ye zarar vermek üzere çıkarıldığı yönünde bir kanaatin oluştuğu anlaşılıyor. Bu açıklamaları takiben, Hrant Dink hakkında, bir başka yazısından dolayı "Türklüğehakaret" davası açıldı. O yazının içinden cımbızla bir cümleyi çekip çıkaranlar ve Hrant Dink'i ağır bir dille eleştirenler, bir zamanlar Andıç dolayısıyla insanları karalayan gazetecilerin aynısıydı.