Papadopulos neredeyse haklı çıkacak
Türk tarafı, Lokmacı kapısının açılmasına önem veriyor. Çünkü bu bölgede Yeşil Hat'tın eni, 100 metreye kadar düşüyor; yani çok dar. Yeşil Hat'tın iki tarafında kalan Rumların ve Türklerin kaynaşması bu yüzden daha kolay olacak. Meselâ Lefkoşe'de bulunan Metehan kapısı, Lefkoşe'nin iki ücra bölgesini birleştiriyor. Oysa Lokmacı kapısı (Ledra kapısı), çarşının tam göbeğinde bir geçiş imkânı sağlayacak. Rum tarafındaki Ledra sokağı, çeşitli kafelerin bulunduğu, son derece canlı bir yer. Türk tarafındaki bölge de alışveriş merkezi; esnafın yoğun olarak faaliyet gösterdiği bir mekân. Zaten bu yüzden Rumlar, Lokmacı kapısının açılmasına pek taraftar değil. Ama Papadopulos niyetini de gizlemek istiyor. Üst geçit bahanesiyle, uluslararası camiada da haklılık kazanıyor. Türkler, üst geçidi yıktıktan sonra, Papadopulos'un başka şartlar ortaya atması bekleniyor: "Lefkoşe'denTürkaskeriçekilsin...Poliskontrolnoktalarıilegümrükkontrolnoktalarıkalksın,TürkiyeCumhuriyetiveKKTCbayraklarıindirilsin." Talat, çözümsüzlüğün Papadopulos'tan geldiğini sergilemek istiyor. Rum liderinin bu gibi taleplerinin, Birleşmiş Milletler veya Avrupa Birliği tarafından kabulü zaten mümkün değil. Böylebirtalep,YeşilHat'tıtartışmayaaçar. 1963'ten beri Yeşil Hat'ın kuzeyi Türklerin sorumluluğunda. Kuzey'de, bayrağa, polise, resmi kurumların nerede olacağına Rumlar karışamıyor. Bu konular ancak bütünlükçü bir çözüm kapsamında müzakere edilebilir; Kıbrıs'ta ihtilafı sona erdirip, birlikteliği sağlayacak bir uzlaşmanın unsuru olabilir. Tartışma, Papadopulos'un eline büyük bir koz verdi. Rumlar öteden beri ne diyor: "KıbrıslıTürklerkendikendileriniyönetmiyor.Talatbizimmuhatabımızdeğil.Türkyetkililerlemüzakereederiz." Genelkurmay Başkanı'nın basına da yansıyan tavrı yüzünden üst geçidin yıkılmaması, Papadopulos'a "İştebenhaklıyım" deme fırsatını verecektir.