Papa'nın ardından
Papa 16. Benedict'in ziyareti, çok başarılı geçti. Hele, Sultanahmet Camii'nde, İstanbul Müftüsü ile birlikte kıbleye dönmesi, ellerini bağlayıp dua etmesi, hepimizi ziyadesiyle sevindirdi. Papa, endişe edilen hiçbir davranışta bulunmadı. Meselâ, Ayasofya'da dua etmedi; Sultanahmet Camii'nde istavroz çıkartmadı. Buna mukabil, hep ümit etmediğimiz güzel sürprizler yaptı. Karşımızda Türk düşmanı bir Papa bulacağımızı sanıyorduk. Oysa Anıtkabir'i ziyaret etti; Atatürk'ün "Yurttasulh,cihandasulh" sözünü tekrarladı; Meryem Ana'da Türk bayrağını salladı ve milletimizden övgüyle söz etti. Gelişi ve gidişi, özellikle İstanbul gibi bir kentin trafiğinde büyük sıkıntılar yaratmakla birlikte, vatandaşlarımızın pek çoğu, birçok yolun kapatılmasını misafirperverliğimizin gereği addederek ses çıkartmadı. Patrik'in Hilton'da, Amerika'daki Ortodoks cemaatinin önde gelen üyelerinin de Esma Sultan Yalısı'nda verdiği 2 davete katıldım. Özellikle Sultanahmet'teki dua, herkesi çok memnun etmişti. Bu memnuniyetin bütün İslâm camiası tarafından paylaşıldığını düşünüyorum. Ayrıca, Patrik ile Papa'nın, diyalog zeminini Türkiye'de bulması, dünyaya verilen önemli bir mesajdı. Başbakan, Ulusa Sesleniş konuşmasında "GeceyarısıExpresiimajınıdeğiştirdik" derken çok haklı. Bütün dünya, cezaevlerinde işkence yapılan, karanlık ilişkilerin kurulduğu bir üçüncü dünya ülkesi yerine, hoşgörülü insanların yaşadığı, farklı dinlerin birlikte varlıklarını sürdürdüğü, tarihi güzelliklerle dolu bir ülkeyi televizyon ekranlarından seyretti. Zaten, Sultanahmet Meydanı'nda yan yana duran 2 tarihi eser, Ayasofya ve Sultanahmet Camii, İstanbul'da harmanlanan kültürlerin, birlikte yaşama ve var olma anlayışının birer sembolü gibiydi. Papa, "Kalbiminyarısıİstanbul'dakaldı" diyerek, Vatikan'a gitti; herhalde samimiydi. "KalbiminyarısıAnkara'dakaldı" deseydi pek fazla inanmazdık ama, tarihe tanık olan, ayrıca tabiat güzellik lerini de sinesinde barındıran İstanbul, bütün trafiğine ve meşakkatli hayat tarzına rağmen, hepimizin iftihar ettiği muhteşem bir kent.