Pazar gecesinin üşüyen rengi sarı lacivertti.
Fenerbahçe gönüllü teslimdi ama
Abdullah Avcı ve çocuklarının hakkını da vermeliyiz.
Aragones, bir duvara bakar gibi bakıyor maçlara. Ve koca
Fenerbahçe, sadece bu yılı değil, gelecek yıllarını bile harcayan 50 trilyonluk hurdaya, gözü gibi bakıyor.
O yüzden taraftarların isyanları fotoğraflanıyor artık.
İçten içe çürüyen bir takımda.
***
Sivasspor giderek anlam kazanan bir mücadelenin içinde, ihtilale koşuyor.
Sivaslı futbolcuların alın teri kristal gibi.
Trabzonspor, görkemli geçmişin yeni filmini çekiyor. Kazanmak duygusu, bu takımın anayasası olmuş.
Maç sonu görüntüler de, hiçbir takıma
Trabzonspor kadar yakışmıyor.
Görünen o ki,
Sivas ve
Trabzon ipi göğüslemenin ayrılmaz ikilisi...
***
Galatasaray, Kayseri maçında hakem yanlışları vardı.
Lincoln'ün kırmızı kartı hatalıydı.
Baros atılmayı hak etti. Ortada
Kayseri'nin verilmeyen penaltıları da var.
Maçtan sonraki bildiri, güldürü niyetinedir. 3 hafta önce
Aziz Yıldırım'la birlikte hakemler için destek dalgası yayan ve altına imzasını atan
Adnan Polat'tı...
Bu tarz futbolcu ihracı,
Galatasaray maçlarında rakip takımlara yapılırken,
Adnan Polat hakemlerden memnundu.
O yüzden yöneticiler önce kendilerine ayna tutmalı. Adaleti herkes için istemeli.
***
Mustafa Denizli'nin masalları,
Konya'da korkaklık kesintisine uğradı.
Korkunun masalda bile yeri yoktur ama
Denizli'nin kitabında mevcuttur.
***
Hakemlerin ruhsal afeti sürüyor ve sezon sonuna kadar da sürecek.
Mahmut Özgener ve
Oğuz Sarvan futboldan elini çekmedikçe, adaleti bulamayacaksınız.
Bunun altına da ben imza atıyorum.