Bütün gün kan kustum, kızılcık marmeladı yaptım.
Sabah belediyenin verdiği kömürü yaktım, öğleden sonra ağıt yaktım.
İçimdeki meşale zaten yanıyor.
Açlıktan ağlıyordu çocuğum, "Bu çocuk neden ağlıyor" diye sordu, komşulardan biri.
"Keyfinden" dedim. "Yediği önünde, yemediği arkasında, onun için ağlıyor."
(Ev kadının günlüğü) ***
Bugünü de siftah yapamadan kapattım. Kriz teğet geçerken, eti, sütü, yumurtayı unuttum.
Aynalara ölmüş yüzle bakıyorum.
Bu hain kriz de, kerpeten gibi bakıyor bize. Alayına kalayı bastım.
(Esnafın günlüğü) ***
İşlerim bugün de tıkırında.
Şuh bir kahkaha attım. Züppenin biri yüzlük dolarları, başımdan aşağı saçtı.
Saat kaçtı bilmiyorum, uyuyakalmışım.
Zarfın içindeki dolarlar sahte değilse, Louis Vuitton çantayı hemen alabilirim.
(Mankenin günlüğü) ***
Bugün de ölmedim anne.
Biraz üşüyorum ama... Sizler için, vatan için, ülkem için yaşıyorum.
(Askerin günlüğü) ***
Her zamanki gibi, sıradan bir gündü.
30 kadın sattım. 2 kilonun üzerinde uyuşturucu.
Altın vuruşçular arttı, başım derde girer diye korkuyorum.
Kriz var diyorlar gülüyorum! Kriz dediğin, ekonominin teknik ayıbıdır.
(Çakalın günlüğü) ***
Evin içinde ölü gibiyim ama okulda çocukların karşısına geçtiğimde, hala hayatta olduğumu fark ettim.
Öğretmenliğin getirdiği sorumlulukları yerine getirdim de, devlet babanın bizlere karşı sorumlulukları yerine getirmesini bekliyorum.
Yeni yıl geliyormuş, kapı arasından baktım. Kar başladı, doğalgazı biraz fazla yaktım da, galiba maaşımın yarısını yaktım.
(Öğretmenin günlüğü)