İstanbul, İzmir ve Mersin'de bulunan bazı yabancı liselere giriş için ayrı bir sınav hakkı verilmesinin tartışmaları sürüyor. Özel Türk liseleri aynı haktan mahrum bırakılmayı çifte standart olarak değerlendiriyor. Türkiye Özel Okullar Birliği, Milli Eğitim Bakanlığı'na yaptığı itirazda, " Yabancı liselerle aynı Milli Eğitim sistemi içerisindeyiz. Aynı hak bize de verilmelidir" dedi.
Bakanlık bu isteği reddedince Danıştay'a dava açıldı. Şimdi bekleme sürecindeler.
Bilindiği gibi, geçtiğimiz yıllarda Özel Okullar Giriş Sınavı'nı T. Özel Okullar Birliği yapıyordu. Özel Türk ve yabancı liselere girecek öğrencilerin belirlendiği bu sınava katılan okullar, Birliğe kontenjanlarına göre ücret ödüyordu. Özel Okullar Birliği şimdi bu geliri de kaybetti.


Ama burada asıl üzerinde durulması gereken çifte standarttır. Yabancı liselere girişte sınav hakkı verip, özel Türk liselerine vermemek, yabancı okulları üstün görme adına yapılan bir ayrımcılıktır. Zaten en çok bu noktaya itiraz ediliyor. Özel yabancı liseler, eski "yabancılıklarını" ne kadar koruyabildiler? Özel Türk liselerinden daha iyi okullar mı?
Benim ölçüme göre değil.
Başarı neye göre ölçülür? Okulların sadece yaşına, ismine göreyse, tamam.
Yok, fiziksel ve eğitimsel donanımlara bakılıyorsa, ÖSS başarıları önemliyse, öğrencinin ruhsal ve fiziksel gelişimini sağlayan kültürel ve sportif aktiviteler önemliyse kusura bakmayın özel Türk okulları da iyidir. Mükemmel olanları da vardır.
Bunları da bir tarafa bırakın, yabancı okulların en önemli özelliğinin yabancı dil öğretmek olması lazım, değil mi? Emin olun, bu alanda da onlardan daha başarılı Türk kolejleri vardır.


Evet, 1997 yılına kadar yabancı okullar daha cazipti, doğru. İlkokul 5. sınıfı bitiren başarılı öğrencileri sınavla alıp 8 yıl eğitebilme olanakları vardı. Bu süreçte dillerini ve ekollerini öğretmede başarılı oldular.
Ama 8 yıllık eğitim uygulanmaya başlayınca bu değişti. Ortaokul kısımları kapatıldı, 4 yıllık lise olarak kaldılar. Liselerin son iki yılının üniversite giriş sınavlarına hazırlanarak geçildiği düşünülürse kalan iki yılda ne verilebilir? Yabancı dil mi, akademik bilgi mi?
Buna karşın Türk kolejleri büyük gelişme kaydetti. Yabancı kolejlerin 4 yıla sıkıştırılan eğitim sürelerine karşın, Türk kolejleri anaokulundan liseye, yani 3-18 yaşı kapsayan 15 yıl süren eğitim konsepti oluşturdu. Eğitimin her alanında Batı standardını yakaladı.


Bu sınav MEB Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü tarafından yapılacak.
Genel Müdür Prof. Dr. Nizami Aktürk çok çalışkan ve yaratıcı bir bürokrattır. SBS'den farklı bir konsept hazırlamış. Bilgiyi kullanma ve yorumlama becerisi gerektiriyor. Katsayı oranları dengeli bölünmüş.
Yıl sonu başarı ve davranış notu da değerlendirmeye alınmıyor. Bu sınavla, devlet okullarındaki "okul başarı puanı" gazabına uğramış başarılı öğrenciler keşfedilebilir. Bundan isteyen okul yararlanabilmelidir.
Amacım, yabancı-Türk liseleri ayrımı yapmak değildir. Sonuçta hepsi eğitimimize hizmet veriyor. Çifte standarda karşıyım. Artık Türk kolejleri daha çok itibar hak ediyor.