Global kriz özel eğitim-öğretim kurumlarını da etkilemeye başladı. Dershanecilik sektörü zaten bir krizin içerisindeydi, şimdi tamamen sarsılmaya başladı. Bir kısmı kapanıyor, kalanlar da ayakta durabilme arayışları içerisindeler.
Özel okullarda sıkıntıya düşenlerin sayısında artışlar var ama asıl olumsuz etkilerin Nisan 2009'dan sonra ortaya çıkacağı görülüyor.
Vakıf üniversitelerinde ise liselerin 4 yıla çıkartılmasından dolayı zaten bir ekonomik sıkıntı mevcuttu.
Bu kurumların temsilcileri TÖDER (Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği) tarafından düzenlenen toplantılarla bir araya gelip çıkış yolları arıyor. Son toplantıya Maliye Bakanı Kemal Unakıtan da katıldı.
***
Eğitimin patronları net olarak şunu istiyor: "Özel okullarda, vakıf üniversitelerinde ve dershanelerde devletin yapması gereken işi biz yapıyoruz.
Kaliteli eğitimi devletin kurumlarında bulamayanlar bize geliyor. Dolayısıyla devletin yükünü de hafifletmiş oluyoruz. Bari şu krizde devlet bizi desteklesin." Bu isteğe ne kadar kulak verilir bilinmez ama haklı oldukları da bir gerçektir.
Olumsuz yanları bir tarafa bırakıp, bir an olumlu yanları düşünelim. Bu ülkede 40 yıldır özel dershane ve okul sektörü var. Son 12 yılda buna vakıf üniversiteleri de eklendi.
Her yıl 7 milyon dershane öğrencisinden 2 milyonu dershanelere gidebiliyor. Bunun 700 bini burslu. Parasal karşılığı yılda 100 milyon dolar. Bana göre dershanelerin ülkemizin her köşesine götürdükleri sosyal ve kültürel zenginlik daha önemlidir.
***
300 bin özel okul öğrencisi var. Geneldeki oranı yüzde 2 bile değil. Özel okullar ve vakıf üniversiteleri bir öğrencinin eğitimi için, devletten 7-8 kat fazla bütçe ayırıyor.
Bu aradaki farkı görebilmemiz için en önemli kriter. Bu kurumlar eğitim ve fiziksel açıdan ileri ülkelerden geri değil, aksine bazı alanlarda ileridir.
Şimdi özel okullarımızın sadece 1 yılda verdiği eğitim bursunun parasal karşılığını söylüyorum, tam 200 milyon dolar.
YÖK'te kayıtları mevcuttur, yılda en az 100 milyon dolar eğitim bursu da vakıf üniversiteleri veriyor. Topladığımızda yılda 400 milyon dolarlık burs ediyor.
Bir de devletin üzerinden alınan yüke bakmak lazım. Devlet, ilköğretim ve lisede bir öğrencinin eğitimi için yılda ortalama 1000 dolar harcıyor. Sadece özel okulların devletin üzerinden aldığı yük, yılda 300 milyon dolardır. 100 binin üzerinde öğretmen işsizken, öğretmen ve personel istihdamı yapıyor olmaları da bunun artısıdır.
***
2500 özel okul ve 4000 dershane sahibi ne istiyor: "Kardan vazgeçtik, çark dönsün." Bu isteğin çok makul ve haklı olduğunu bu ülkede artık herkes bilmeli ve anlamalıdır.
Devletin bu kurumlara 40 yıldır borcu birikmiştir.
Şimdi ödeşmek için ideal zaman.
Doğrudan hiçbir şey verilmesin, sadece çocuğunu okutanlara yardımcı olunsun. KDV ve vergi muafiyeti bunun bir yoludur. Uzun vadeli faizsiz kredi verilmesi, hizmet satın alınması gibi başka çözümler de üretilebilir.
Ama önce niyet...