Can arkadaşımız diyor ki; " Sevgili Savaşım, yazın için çok teşekkürler. Haklı bir duyarlılık göstermişsin, ama keşke önceden bir konuşabilseydik. Yazdığın doğru, oradaki Canan Hanım'dan çekimlerde bize yardımcı olmasını istedik. Ama işin aslı başka... Filmi izleyince göreceğin gibi ben belgesel formatında kalmakta ısrar ettim. O yüzden filmde ilke olarak hiç oyuncu kullanmamaya, daha doğrusu kullandığımız oyuncuların yüzlerini göstermemeye çalıştık. Böylece "benzedi-benzemedi" tartışmalarından uzak kalmak istedim.
YETTİDEARTTI Selanik'te çekim yaparken bana gereken, yatağın kenarında oturan, yüzünü görmeyeceğim bir kadın bedeniydi. Canan Hanım olmasa, bizim ekipten bir kız arkadaş oturacaktı; Canan Hanım'ın vücudu daha uygun diye ondan rica ettik. Atatürk'ün doğduğu odanın içinde sadece 1015 saniye görünecekti. Öyle çekim yaptık ama tabii bu kadarı bile Canan Hanım'ın konsoloslukta'Zübeyde Hanım' diye adlandırılmasına yetti. Ne yazık ki filmde o planları bile kullanamadık.
GALAYAPILACAK Gerçek bir oyunculuk olsaydı elbette dediğini yapar, en iyi oyuncuları bulmaya çalışırdım. Nitekim seslendirmesi için Beyhan Saran'a rica ettik ve hakikaten harikulade bir seslendirme oldu. Bilgine sunmak istedim.. Bu arada 26'sında (bugün) Dolmabahçe Sarayı'nda galamız var. Gelmeni ve izlemeni çok isterim. Can'dan sevgilerimle."