Vaktinizi tüketeceğim için peşinen özür. Bunca kallavi sorunlar, yanıt bekleyen sorular, memleket meseleleri kabak gibi ortadayken ben kalkıp mütevazı sokakların sıradan insanlarından, onların incir çekirdeğine bilem dar gelen tasalarından söz edeceğim size.
İSYAN HALLERİ
İstanbul'da yollara düştüm düneyin. Tophane'den vurup, Galata'dan dolandım, Tünel'in oradan yay çizip, Perşembe Pazarı'na yol aldım. Ömer Hayyam, Aynalıçeşme, Tarlabaşı, Dolapdere, Kasımpaşa, Feriköy, Kurtuluş derken bacaklarım isyan etti bitirdim tarassudu.
MÜTEVAZI
Gördüm ve gayetle şaşırdım ki vatandaşın rutin gündeminde mesela Trabzon'un ağır yenilgisi, Aziz Yıldırım sorunsalı, kaldırımları işgal etmiş seyyarlarla kapışma, park edecek yer yüzünden hırlaşma, köfte getiren tepsici gecikti falan türünden mütevazı sorunlar daha bir gündem.
MÖNÜDE YOK
Yani, daha başlarken tık nefes olan Ergenekon Duruşması, gece ateşe verilmiş otomobiller meselesi, Güneydoğu'da kalkışılan kalkışma girişimleri muhabbet mönülerinde yok.
O zaman sokak gündemini cımbızlayıp sunayım istedim size. Bültenlerin, 1. sayfalarını içeri doğru okudukça katmerleşen ağır vukuatlarla dolu satırların aksine "kıl-tüyyün" babından durumları aktarayım az aşağıda.