Küresel kriz hedge fonları da fena vurdu. Zora düşen hedge fonlar yüzünden geçen hafta Türkiye başta olmak üzere birçok gelişmekte olan ülke piyasasında adeta kabus yaşandı. Gelişmekte olan ülkelerin borsaları yerle bir olurken para birimlerinde de ciddi değer kayıpları yaşandı. Türkiye gelişmekte olan ülkelerin piyasaları içinde en olumsuz etkilenen piyasalardan biriydi. Bankalararası piyasada kur 1.52 düzeylerine kadar yükseldi. İMKB 100 haftanın tümünde yüzde 11'e yakın değer yitirerek 25.870'den kapandı. Hedge fon dediğiniz, zengin yatırımcıların ve kurumların paralarını ortak bir havuzda toplayarak işleten fonlar. Yüksek risk alarak büyük getiri sağlamayı amaçlıyorlar. Finans piyasalarındaki diğer kurumlardan farklı olarak neredeyse hiçbir denetime tabi değiller. Şeffaf değiller, kural tanımıyorlar. Emtia piyasalarından bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin borsalarına kadar her türlü riskli yatırım aracına giriyorlar. Üstelik yüksek kaldıraçla yani sermayelerinden onlarca kat fazla borçlarlarla yatırım yapıyorlar. Dolayısıyla kazançları da kayıpları da çok büyük oluyor. Ani giriş çıkışlarıyla piyasalarda büyük çalkantılara yol açabiliyorlar. Bu nedenlerden dolayı hedge fonlar "piyasaların köpekbalıkları" olarak adlandırılıyorlar.
Hedge fonların "yangın satışı" Geçen yılın Ağustos ayından beri finans piyasalarını kasıp kavuran küresel krizden hedge fonlar da nasibini aldı. Birçoğu battı ya da batma noktasına geldi. Hedge fonlara yatırım yapmış yatırıcımlar da daha fazla kaybetmemek için paralarının kalan kısmını geri istemeye başladılar. Kredi piyasalarının normal çalıştığı geçmiş dönemlerde bu tarz para çıkışı taleplerini, ellerindeki varlıklarını satmamak için kredi bularak karşılayan hedge fonlar küresel kriz nedeniyle artık kredi temin edemiyorlar. Dolayısıyla, paralarını geri isteyen yatırımcıların taleplerini karşılamanın tek bir yolu kalıyor. O da, ellerindeki varlıkları "yangın satışı" (fire-sale) dediğimiz türden bir satışla nakde dönüştürmek. Hedge fonların nakde dönüştürmeye çalıştıkları varlıkların önemli bir kısmı, zamanında çok yüksek getiriler sunmuş olan Türkiye'nin de içinde bulunduğu gelişmekte olan piyasalarda. Son günlerde Türkiye, Macaristan, Brezilya gibi gelişmekte olan ülkeler hedge fon satışlarının hedefi haline dönüştüler. Geçen hafta gelişmekte olan piyasaları tarumar eden satış dalgasının ardındaki nedenlerden biri buydu. Bu satış baskının bir süre daha çalkantı yaratması kaçınılmaz. Ancak İMKB 100'ün dolar bazlı endeksinin gelmiş olduğu 1.70 centlik düzeyin uzun vadeli yatırımcılar açısından kaçırılmayacak düzeyde cazip seviyeler olduğu da unutulmamalı. En az 1.5-2 yıl vadeli yatırım stratejisi olan yatırımcılar açısından, bu düzeylerin borsaya giriş fırsatı olduğunu düşünmekteyiz.