Geçtiğimiz haftanın en çok konuşulan magazin olaylarından biri de Bodrum'da havlunun üzerinde Alişan'ın lahmacun ve kebap yemesi oldu. Olay bununla kalsa iyi, bu duruma Alişan'ın kankilerinden biri Demet Akalın da karıştı. Güya Alişan'ın bu durumuna "Ne biçim bir hayvansın sen" diye tepki vermiş.
İşte sevdiğim bizim magazinci arkadaşlar da sayfaları bir haftadır bu haberle dolduruyorlar. Hatta son olarak bu önemli magazin olayının baş kahramanı Alişan, "Beach'te suşi olsa suşi, pizza olsa pizza yerdim"diye olayın iç yüzünü anlatmış. Canım lahmacunumun, güzel kebabımın düştüğü duruma bakın.
Kebap ve lahmacun deyince hep aklımıza İbrahim Tatlıses gelirdi bir de, bir zamanlar T.B.M.M'sinde yapılan çiğ köfte partisi ve çiğ köftelerin oldu mu olmadı mı diye tavana atış talimi yapılarak kontrol edilmesi...
Geçtiğimiz haftalarda yine Bodrum beachlerinden birinde Pınar Altuğ'un merciek köftesi partisi yapması ve onun fotoğrafları zihnimde bir e. Açıkçası yaklaşık 56 aydır gazetelerin magazin sayfalarına sadece bakıyorum... Acaba ilginç bir haber çıkar da yazıp yorum yapar mıyım diye. Anlayacağınız gazeteye bakmak ve okumak arasında önemli bir fark var.
Sadece takip ettiğim köşe yazarlarını okuyorum bir de önemli manşetlerin değerlendirmelerini....
Alişan'a gelince bu fotoğraflarını görünce içimden sadece afiyet olsun diye geçmişti, kebap ve lahmacun olayının bu kadar manşetlere taşınacağı aklıma gelmezdi... Düşünsenize Alişan'ın yerine Fazıl Say olsaydı erkek arkadaşlarıyla kebabı yiyen, bu kadar olay olurmuydu? Tabii onun kankası da Demet Akalın olacak değil. Olsa olsa Sertab Erener olurdu... Sertap Erener'in beachte kebap fotoğrafına tepkisi de "Uzanmışım sahile afiyet şeker olsun Fazılcım" olurdu sanırım. Bu muhabbetin magazin basınının ilgisini çekeceğini ise hiç sanmıyorum.
Sevgili Alişancım afiyet şeker olsun! Birgün bizim beache de gel kebap yiyelim:)