Atatürk'le, Humeyni'yi karşı karşıya getirmek tam bir dangalaklıktır. Bunun başka bir açıklaması, mazur gösterilecek tarafı, haklılığı filan da yoktur.
Atatürk, bizim milli mücadelemizin başkomutanıdır. Humeyni, İran devriminin lideri.
Hangi akıl, bu birbirine iki benzemez arasından, birisini seçmeye bizi zorlarsa;
dayatmanın kralı nı, insan hakları ihlalinin feriştahını yapmış olur. Hele bunu, üzerinden başka bir yere varmak için yapıyorsa, tek kelimeyle çirkindir.
Lafı fazla dolaştırmaya gerek yok.
Fatih Altaylı'nın "Teke Tek" programında, üniversite öğrencileri arasından seçtiği, türbanlı iki genç kızla, aralarında geçen diyaloglardan bahsediyorum.
Altaylı, temel insan haklarını hiçe sayarak, kanunların suç saymadığı bir eylemlerinden dolayı, başörtülü üniversite öğrencilerini; İnternetteki bir arkadaşlık sitesine koydukları fotoğraftan yola çıkarak sıkıştırmaya çalışıyor.
SAVCIYA DUYURU "
Fatih Altaylı: Sizin Facebook'ta bir siteniz mi var? Kevser adlı arkadaşımızın Facebook adlı paylaşım sitesinde İran devriminde Ayetullah Humeyni'nin fotoğrafları yer alıyor. Doğru mu?
Kevser Çakır: Bir tane fotoğrafı var evet. Evet, seviyorum ve saygı duyuyorum.
Fatih Altaylı: Ama o Şii. Humeyni'nin nesini seviyorsun?"
Kevser Çakır, "
İran'daki rejimi ben desteklemiyorum" diyor. Bu bile yetmiyor.
Despotluğa, ayrımcılığa,
laiklik karşıtlığına bakar mısınız? Üniversite öğrencisi Kevser, internette bir eğlence sitesine koyduğu fotoğraf gerekçe gösterilerek, milyonların huzurunda haşlanıyor! Yetmiyor, Humeyni'nin Şii olmasından yola çıkılarak kınanıyor. Buna düpedüz, Anayasa ile teminat altına alınmış, laiklik güvencesinin gaspı denir! Cumhuriyetin çağdaş savcılarına duyurulur!
LAİKLİK GÜVENCEDİR Gelelim, insanın şaşkınlığa düşüren ikinci büyük gafa.
"Kevser Çakır: Humeyni'nin aynı görüşleri sahip olması anlamına gelmez bu. Ben Humeyni'yi seviyorum şahsen.
Fatih Altaylı: Sen seviyor musun?
Nuray Bezirgan: Evet seviyorum.
Fatih Altaylı: Atatürk'ü seviyor musun?"
Böyle bir soru olabilir mi sizce? İki genç kızı; köşeye sıkıştırıp, ağzından kaçıracakları bir iki kelimeden hare ketle, Atatürk'e hakaret etti vaveylası yayarak,
türbanlıların ne kadar kötü niyetli olduklarını kanıtlama çabasıysa bu, gerçekten çok ayıp! Kızların, program boyunca söylediklerinin tümüne kimsenin katılması gerekmez. Ancak e yleme dönüşmeyen her fikir, sorulunca söylenebilir. 'Akli selimle hareket eden hiç kimsenin, Gazi Mustafa Kemal'i, İran Lideri Humeyni ya da başka birisiyle karşılaştırarak, garabet bir yarışın içine sokmayı uygun bulacağını sanmam.
Atatürk'ü sevmek, kesinlikle böyle bir şey olmamalı! Kemalizm bile bu haksız karşılaştırmayı kabul etmez. Ata'larını seven Türk Halkı, hiç kabul etmez.
Laiklik, bu ülkenin güvencesidir, laikçilerin oyuncağı değil!