Meslek lisesi memleket meselesi', hakikaten öyle. Ülkemizde işsizliğin çığ gibi büyümesine, bir neden istihdam darlığıysa, daha önemli diğer neden işgücünün yanlış yönlendirilmesidir.
Bu ülkede mühendisin bol, teknisyenin yok olduğunu biliyor muydunuz? Anne babalardan başlayarak, öğretmenlere kadar, çocuklarımızı yanlış yönlendirerek, hem bu ülkeye hem de gençlere yazık ediyoruz.
"Benim evladım mühendis olacak" havasını atmak zamanlarının geçtiğini bir anlasak, ah bir anlasak! Her şey daha iyi olacak.
Bu ülkenin, ara işgücüne ihtiyacı var! Ancak bu alana karşı müthiş bir yanlış algılama olduğu için, kimse iki yıllık teknik okulları okuyarak, teknisyen olmak istemiyor.
Mühendis ol gerekirse işsiz kal. Büyük ihtimalle de böyle oluyor. Peki, suçlu Gençler mi? Değil!
Onlara işin önemini anlatmazsan, askerlikte gereken pozisyonları sağlamazsan, sokaktaki insanın hafızasına, teknisyen denince, mühendisin yamağı, emir eri imajını sokarsan, olacağı budur!
Adam delimi üniversite okuyup maraba olsun! Onun için, Koç Holding öncülüğünde başlatılan; "Meslek lisesi memleket meselesi " kampanyası çok önemlidir.
Ülkenin ve gençlerin önünü açmak için, daha kaliteli üretim ve istihdamın sağlanması için, mutlaka ara işgücünün önemi anlatılmalı.
Koç Grubu'nun bu çabasını gönülden destekliyorum. Bu ülkeyi sevmek kuru lafla değil, insanımızın önünü açacak gerçekçi girişimleri milletin huzuruna getirmekle olur.
Alın size muhteşem bir proje daha. Bu ülkeden bir şey olmaz diyenler var ya, onlar kudursun diye bütün bunları, alt alta her gün yazmak istiyorum.
Turkcell'in öncülüğünde Milli Eğitim Bakanlığı'nın desteğiyle hayata geçirilen, 'Gönül Köprüsü' projesi, toplumun sorunlarına direkt müdahale gibi. Ben bu projeyi, toplumsal bir ameliyat olarak algılıyorum.
İyileştirici, toplumun sızılarını dindirici bir operasyon. Mardin'deki çocuk, boğaz köprüsünden kıtalararası yolculuk yapacak,
Etiler'de yaşayan ise, çıplak ayak tarlada yürümenin tadına varacak.
Ülkenin çocuklarını birbirleriyle tanıştırmak için, bundan güzel proje olur mu? Bölgeler arası kamplaşmaların önüne geçmek için bundan etkili eylem planı yapılabilir mi?
Türkiye 'Gönül köprüsü'nden geçerek, kardeşliğe yürüyor. Anlayacağınız Turkcell'le bağlanıyoruz hayata. Gönülden gönüle kurdukları köprü; öyle temsili, göz boyama cihetinden bir iş değil! Tam 100 bin çocuğu kucaklayacak, gani bir gönül koymuşlar bu işin içine.
Düşünebiliyor musunuz bu kadar çocuğun, ülkenin bir ucundan bir ucuna götürülüp, gezdirilip, getirilmesinin zorluğunu? Millet öz evladını, Pazar günü sokağın başındaki parka götürmekten üşenirken, bu işi yapan yürekli gönüllüler, 100 bin evladımızı alıp binlerce kilometre yol yapacaklar.
Bunu da tebrik etmeyelim diyorsanız, ben de size pes yani derim.
Teşekkürler Turkcell.