Avrupa Birliği, geleceğimizi kurcalayan bir araç olduğundan beridir ki, ihtiyaç olmaktan çıkmıştır artık.
Avrupa Birliği, Türkiye'yi yıpratma planının en sükseli aksesuarıdır.
Bol yıldızlı gazete sayfalarından, bugünlere...
Borsanın arkasına sığınmış çürük Türkiye gerçeğine...
***
Son 5 yılımıza bakın!
Avrupa'nın birçok ülkesinde, Türkiye haritası coğrafya kitaplarımızdan farklı.
Demokrasi, dikta rejimiyle yer değiştirmenin kıyısında.
Basın özgürlüğü ayaklar altında.
Tarihin en büyük kamplaşma süreci başlatıldı ve devam ediyor.
Ne ülke bütünlüğü kaldı, ne insan saygısı.
İrtica bütün kaleleri zaptetti de, Avrupa Birliği seyretti.
***
Şimdi bir ülkenin yargısına müdahale edecek kadar haddini aşanlar, ülkemize "naylon ziyaretler" yapıyorlar.
"İnce laiklik" mesajı vermek için ziyarete Anıtkabir'den başlamışlar.
Sevsinler onların mesajlarını...
Laiklik ve demokrasi en çok Avrupa Birliği'nin verdiği güçle zedelendi.
Türkiye, karanlıkları Avrupa Birliği maskesiyle ülkesine davet etti.
Kimileri alkış tuttu!
Kimileri seyretti!
***
Avrupa Birliği Komisyon Başkanı Jose Manuel Barosso, her meseleye burnunu sokuyor da, Türkiye'deki dokunulmazlığın kaldırılması hakkında niye tek söz etmiyor acaba?
Bundan namuslu bir demokrasi yatırımı olur mu?
Onlar her zaman kendilerini ele verirler.
O yüzden böyle adamlar, protesto edilmeyi herkesten çok hak ederler.
Bizleri ahmak yerine koydukları için...
Ve bizleri uyutmayı akıllı bir yatırım saydıkları için...
***
Bu yazdıklarımı onlar okumaz.
Sizler için yazıyorum.
Onları sizlere yutturan düzeni de tanıyın.
Onları da tanıyın diye...
***
Yoksa gerçek bir Avrupalı olmayı en çok sizin çocuklarınız hak ediyordu.
Ama geçmiş ola...
Kaybettiklerimiz, bir daha asla kazanamayacaklarımızdır!