Rantsal dönüşümcüler
Kaç gündür bekliyoruz; basiretli, onurlu ve haysiyetli biri çıkacak "Bu kadar insanın can verdiği İstanbul'daki patlamanın sorumluluğundan utanıyorum" diyerek istifasını verecek diye... Ne gezerrr! Bir köfteci veya pastanenin açılışı için koşan ve saksı gibi sıraya dizilip ellerinde makas kurdela kesmeyi maharet sanan kelli felli onca adamın içinden "adam" çıkamadı. Hepsi yattı kulağının üstüne! Gözleri kapandı, kulakları tıkandı! Kalpleri kapandığı için vicdanları da körlenmişti zaten! "Bana yavrumu getirin. Yavrum nerede" diye feryat eden annebabaların çığlıklarıyla arş titredi, onların kılı bile kıpırdamadı. Yuh olsun böyle düzene! Yarın birkaç kurnaz çıkar, işyerlerini falanca bölgeye taşımak için kooperatif vesaire kurar. Sonra da 5 kuruşluk yere 5 bin kuruş talep edip rant kapısı açarlar. Adına da "kentsel dönüşüm" dedikleri utanmazlıkları rantsal dönüşümden ibarettir aslında. Alınterleriyle ve helal rızıklarıyla emeklerini ortaya koyanlar bu kadar büyük soygun ve ahlaksızlıklarla nasıl mücadele edebilir ki! Onun için her şey patlıyor ve her patlamada insanlar kadar vicdanlar da ölüyor.