Munzur'da sarı yaz da bitiyor
Ahh terör olmayacaktı ki. Evler yıkan, ocak söndüren, beller büken, acıtan, kavuran şu lanet terör olmayacaktı ki aaaah!.. Göreydiniz o zaman o bölgelerin makus talihi nasıl da kırılı kırılıverecekti kendiliğinden.
YEŞİL OKYANUSLAR Hem dünyanın hem yurdun dört bir köşesinden her mevsim yüz binlerce turist, gezgin, meraklı akacaktı oralara. Dağlara spor olsun için tırmanacak, delişmen nehirlerde rafting maceraları dokuyacak, otun çiçeğin yaprağın yeşil okyanuslarında çoluk çocuk turları atacaklardı gece gündüz.
İŞTE ÇIKTIK İnanç turizmi, doğa turizmi meraklıları, araştırmacı gezginler, belgeselciler, derleme araştırmacılar o güzelim vadilerde çiçek toplar gibi yakılıp duyulmamış türkülerin izini sürecek, sarp kayalıklara "işte çıktık" bayrakları dikilecek, iri ufak sayısız tesis, sayısız iş fırsatı, maddi ve kültürel zenginlik boğacaktı taşı toprağı ahh.
AŞIP TAŞARAK İşte ispatı şurada, şu fotoğraflarda. "En kritik" sayılan bölgelerden Tunceli'ye gidiş noktaları işte. Elazığ'dan çık, 510 km git, Pertek kıyısına ulaşmak için. Sonra ister yayan yapıldak ister arabanla bin o feribota. Munzur'un kıvrımlarını aşarak, taşarak uzan Tunceli'ye, Çemişkezek'e, Pülümür, Ovacık ve Hozat'a.
ILIMAN GÜNLER Yine de bir şeyler oluyor iyiden yana. Sarı yaz tabir edilen şu son "ılıman ve güneşli günler" de çekip giderken, yine de teröre, gerginliğe inat duran hayata bağlı insanlarımız var ne güzel. Dedim ya, fazla söze gerek yok. Bakın fotoğraflara, gerisi anlaşılır nasılsa.
|