Nasıl?
Bakamıyorsunuz ya televizyonlara artık. Okuyamıyorsunuz ya gazeteleri güle oynaya. Oaslanlarınyanyanadizilmişgözlerideğincegözlerinizeparamparçaoluyoryayüreğiniz. Tanımadığınız, bilmediğiniz, adını yalnızca şehit oldu haberiyle öğrendiğiniz halde yutamıyorsunuz ya boğazınıza düğümlenen yumruyu. Ağlamadan,eliniz-ayağınıztitremedenbakamıyorsunuzyaomezartaşlarına. Üzerindeki tarihler, vedalar kor olup da düşüyor ya avucunuza. Pekionlarneyapsın? Doğuran, büyüten, onlarla büyüyen, yolunu gözleyen, mektubunu bekleyen, 'enbüyükaskerbizimasker' diye vatan savunmasına gönderenler, sarılıp da kokusuna doyamayanlar; onlar ne yapsın? Nasılkatlansınbuızdıraba,acıya,sonsuzkabusa? Siz şimdi başınızı öte yana çevirebilirsiniz. Gazetelerin alevden satırlarını da görmezden gelebilirsiniz. Sırf daha çok üzülmemek için. Onlar nasıl üzülmesin? Onlar ne düşünsün de gelmesin akıllarına yiğitleri? Nereye kaçsınlar da kurtulsunlar kendilerinden? Varmıyoksaymanın,yolaMehmet'sizkoyulmanınbirformülü? Nasıl unutsunlar gidenleri, evlerinin neşesi, direği şehitlerini? O yiğitler ki, sanki hepsi biliyordu da susuyordu. Sanki hepsi bir sırrı söylememek için kendiyle savaşıyordu. Şehit olacakları malum olmuştu belli. Analarının, babalarının rüyalarına girmiş; abilerinden, bacılarından helallik istemişlerdi. "Bakmayınhaberlereüzülürsünüz" demişlerdi. Yozgat, 197'ncişehidiErLokmanEker' e son görev için sokaklara dökülmüşken, SelvinazAna bakakaldı evladının ardından. Daha önce 6 çocuğunu hastalık almıştı elinden. Bu kez de eli kanlı hainler. Tıpkırüyasındakigibişehitdüşmüştüyiğidi. Köye al bayrağa sarılı gelmişti. Aynı kâbustaki gibi. Terhisine27günvardı. O gittiğinden bu yana yüzü gülmeyen anacığı, acı haberin ocağına düşmesinden 3 gece önce, rüyasında buluşmuştu evladıyla. Lokman'ıjandarmalarTürkBayrağı'nasarmışgetiriyorlardıyanıbaşına. Uyandı ama bitmedi kâbus. Dönünce düğünü vardı ona yordular. "Hayırolsun" dediler; olmadı. OradaydıişteLokman,alyıldızlıbayrağınaltında. Düğünden daha kalabalıktı cenaze. O ateş hep başka evlere mi düşecek ? Hep, başkalarının oğulları, abileri, babaları mı gidecek? Terörün tek mi adresi? Kürt-Türk,Alevi-Sünni,Laz-Çerkezdinledimi? Bakın yine o yüzlere. Hele bir bakın pamuk yüzlü ninelere-analara. Daha bir yakından bakın kasketiyle kederini örtmeye çalışıp da başaramayan, eli kolu kırılan dedelere, babalara. Yüzünde güneş açmayacak kızlarına, oğullarına... Hepsi de bu toprağın evladı. Hepsi de acılı Anadolu insanı. Mehmedini kaybedenin başka serveti kaldı mı? Kimikoysunlarşimdigideninyerine?Buyokluğayürekdayanırmı?