Çifte kavruluyoruz...
Çifte kavruluyoruz... PSV maçında, Eric Addo'nun tükürdüğü kişi, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Semih Şentürk diil de, İngiliz Wayne Rooney, İtalyan Francesco Totti ya da Alman Ballack olsaydı, İngiliz hakem Howard Webb'in tutumu böyle olamazdı. O da çok iyi bilirdi ki, bunu boş geçmek, hakemlik hayatının sonuna alınmış tek yönlü bilet olur. Peki neden bize gelince, "Türkse, önemli değil" modu mübah görülüyor... Biraz daha gerilere gidelim, Almanya'dayız. Solingen ve Berlin'de Türler'in yaşadığı evler çoluk-çocuk evdeyken kundaklanıyor. Çıkan yangında diri yanan vatandaşlarımız bizi acıya boğuyor. Dazlaklar adlı nazi sempatizanı örgüt, kalabalık gruplar halinde vatandaşlarımıza saldırıyor ölmelerine, yaralanmalarına, psikolojilerinin bozulmalarına sebep oluyor. Her olaya 2 dakikada müdahale eden Alaman polisi 30 veya 45 dakikada gelerek ? yaratıyor. Peki neden bize gelince, "Türkse, önemli değil" modu mübah görülüyor...
Ahiret soruları Gümrük kapılarındayız. Amerika, İngiltere, Belçika veye Fransa fark etmez. Traşını olmuş, kravatını takmış, cihazdan geçerken metal eşyalarını bırakmış, yabancı dili en azından kendini idare edecek kadar olan bir Türk vatandaşına, alt tarafı 3-5 gün veya 1 hafta sürecek seyahat için, ahiret soruları soruluyor. Hepsinin cevabı verilmesine karşın, memur kanaatim yok diyerek geri yollayabiliyor... Peki neden bize gelince, "Türkse, önemli değil" modu mübah görülüyor... Yer Antalya. Alman delikanlı, 13 yaşındaki İngiliz kıza tecavüz ediyor. Kız tarafı şikayetçi. Bunun üzerine Alman genç tutuklanıyor. Hapiste. Çünkü suç işlemiş olduğuna dair kanıtlar, şahitler var. Şikayet üzerine bu durum, hukuk düzeni gereğince hapishanede bitiyor. Alman basını, halkı, yöneticisi ayakta; "Vay efendim nasıl olur". Kimse "Vay efendim bizim çocuk nasıl, tecavüz suçu işlemiş" demiyor. Luxemburg denen Alman fedaisi bir ülkenin taze soğanı diye nitelendirebileceğim bir kişi "Bir Alman vatandaşı, Türkiye'de hapiste yatınca kanıma dokunuyor" diye açıklama yapıyor. Buna karşılık terörist Fehriye Erdal adlı teröristi, terörün dostu Belçika, yargılamadığı gibi, iade de etmiyor. Buna kimseden tepki de yok! Peki neden bize gelince, "Türkse, önemli değil" modu mübah görülüyor...
ABD'ye ses çıkarmıyorlar! Yer Kuzey Irak. ABD palas-pandıras orada. Kafasına göre vuruyor, kırıyor, tecavüz ediyor, kesip-biçiyor. Kimse ses çıkaramıyor. Saddam'ı asıyor. Yeryüzünde canlı bırakmayıp, yeraltındaki petrole konuyor. Zenginliğini ve gücünü artırıyor. Oradaki terörün baş sponsoru ve hamisi. Sözüm ona zamanında çok çekti terörden. Fransa, Almanya, Belçika, İngiltere, Hollanda gibi ülkelerle beraber, kendi avantajı için tarihten bu yana en çok insanı katleden, soyunu kurutan bir ülke... Türkiye 1983 yılından beri, 60.000 civarı kadın, çocuk, resmi, sivil vatandaşını toprağın altına koydu. Petrolden çok daha önemli bu toprak altındaki değerleri dikkate alan yok... Peki neden bize gelince, "Türkse, önemli değil" modu mübah görülüyor... Benzeri hadiseleri yazarsam, gazetenin ek çıkartması lazım. Bu çifte standarta kim dur diyecek. Çünkü bu artık kavrulma noktasına getirdi bizi. Cevap: Sen, ben... Bu sona biz geldiysek, başa da aynı kadroyla döneceğiz. Haydi Türkiye önce kendimize kendimiz değer verelim. Ata'mıza, yurdumuza, geçmişimize, geleceğimize sahip çıkalım... "Vatan İçin Ölmek Bir Dakika, Vatan İçin Mücadele Bir Ömür Boyu..."
|