Dışa bağımlılık ve dış borç "Dışborçlarçokarttı,dolayısıylaTürkiyedahadadışabağımlıhalegeldi" iddiaları, borç yapısına bakıldığında pek haklı çıkmıyor. 2007'nin ilk çeyreğinde dış borç stoku 213milyardolar. Bu rakam 2002'de 130milyardolardı. 4 sene 3 ayda 83milyardolarlık artış, gerçekten önemsenecek bir miktar. Ama, dış borç stokunun sadece 71.4milyardoları kamu kesimine ait. 15.6milyardoları Merkez Bankası'nın, 126.4milyardoları ise özel sektörün borcu. 2002'den 2007'ye kadar kamunun değil, özel sektörün borcu çok yükselmiş. 83 milyar dolarlık artışın, 82 milyar doları, özel sektöre ait. Buna mukabil, Merkez Bankası'nın borcu 6.4 milyar dolar düşmüş; kamu kesiminin borcu ise sadece 7.7 milyar dolar artmış. CHP, meydanlara çıkıp, hükûmeti halka şikâyet ederken, "Türkiye'yibüyükborcasoktular" diyor ya, kamu açısından bakıldığında, bu iddianın aslı faslı yok. Özel sektör, dünya şartlarına göre, elbette borçlanacak; Türkiye'nin itibarı arttıkça, özel sektörün dışarıdan borç bulması da kolaylaşıyor. Kaldı ki, Türkiye zenginleşiyor. Bu yüzden de, dış borcu gayri safi milli hasılaya (GSMH) oranlarsak, aksine, yıllar içinde borcun daha kolay taşınabilecek bir yük haline geldiği ortaya çıkıyor. 2002'den 2007'ye, dış borç stokunun GSMH'ye oranı % 71'den % 51'e geriledi. Bu arada AK Parti Hükûmeti'nin bir önceki iktidardan devraldığı 23.5milyardolarlık IMF'ye ait borcu da, 7.6milyardolara indirdiği unutulmamalı.