Size geliyorlar
Bana kalsa, her zaman yazdığım gibi yine tekrarlayabilirim, partiler arasında öyle ahım şahım bir fark gördüğüm söylenemez. Seçimlerde kime oy atacağım konusu ise o kadar da önemli değil. 40 milyonda bir oy nedir ki? Ama bir noktayı inanın içime sindiremiyorum.
***
Tam da beklendiği gibi oldu. Usal usul seçim sath-ı mailine girildi ve hükümet çevreleri ve sözcüleri, başta Başbakan Erdoğan olmak üzere, bir tek propagandayı seçmenin gözüne gözüne sokmaya başladı.
***
Bunlar halktan kaçıyorlar. (Bunlar dediği, muhalefet liderleri ve partileri...) Halka inanmıyorlar. Biz halka inanıyoruz. Siz de bize inanın oyunuzu ziyan etmeyin.
***
Televizyon açık oturumlarında da ısmarlama sorulara, benzer yanıtlar veriliyor: Karşımızda derin Türkiye var. Cumhurbaşkanlığı seçiminde meydana gelen çözümsüzlük sebebiyle, tam da hükümetin istediği atmosfer doğdu. Muhalefet, halk düşmanıymış gibi lanse ediliyor. Seçmen bu pilavı yalayıp yutarsa mesele yok. Yutabilir de pekala...
***
Aman da AKP'liler bize çok inanıyorlarmış, bize çok güveniyorlarmış, oyumuzu onlara atalım da mahçup etmeyelim, güvenlerini boşa çıkartmayalım.
***
Bu iktidar-seçmen sevişmesinin ne özelliği var peki? Başka hiçbir şey getirmeyip, seçmenin ruhunu okşamakla, pohpohlamakla, gıdıklamakla, rakip siyasi partileri halk düşmanı ilan etmekle yapılan propagandanın, özünde ne kadar popülist, halk kuyrukçusu bir siyaseti içerdiği görülmüyor mu, anlaşılmıyor mu hiç... Eğer anlaşılmıyorsa, anlamayan seçmen kitlesi de bu propagandayı yapanlara hayırlı uğurlu olsun.