Demirel'e nezaketsizlik
Bilgi Üniversitesi'nde bir konferansta bazı öğrencilerin Demirel'i protesto ettiğini gazetelerde okudum. Bu protesto Demirel'in devlet adamı olarak başarısızlığını değil, protesto eden gençlerin nezaket kurallarını iyi bilmediğini gösterir. Çünkü her toplulukta, yıllarca ülkesine hizmet eden bir lideri seven de çıkar, sevmeyen de. Sevmeseniz dahi, nezaketen hisselerinizi belli etmemek durumundasınız. Bir genç çıkmış, "3 nesildir sizi dinledik, artık yeter" demiş. Oysa, politikanın mektebi yoktur; tecrübe esastır. Demirel de son derece birikimli bir politikacı. Vitrindeki insanlar üzerinde "iyi" veya "kötü" diye uzlaşma sağlamak öyle kolay değil. Sözgelimi, 12 Eylül'e karşı mücadelesinde, bana göre Demirel son derece başarılıydı. Ama kimisi, 28 Şubat'taki cumhurbaşkanlığını öve öve bitiremiyor. Ben ise o dönemde Demirel'in icap ettiği gibi davranmadığını düşünüyorum. Önemli bir politikacıyı, şahsduygulardan ve değerlendirmelerden hareketle yermek yerine, hiç olmazsa müktesebatına ve mazisine saygı göstereceksiniz. Isparta'nın İslâm Köyü'nden çıkan "Çoban Sülü", Başbakan ve Cumhurbaşkanı oldu. Bu bir başarı hikâyesi değilse nedir?