Bulunur kurtarıcı baht-ı kara maderini!!! İlk ifade... 'Bunu vatan için yaptık'
"İslâmiyethoşgörüaşılayanbirdindir.BizlerOsmanlı'nıntorunlarıyız,havrayı,camiyi,kiliseyibiraradayaşattık" desek de kimseyi inandıramayız. Bir avuç insan, dünyadaki imajımıza öyle bir kara leke sürüyor ki üzülüp kahrolmamak elde değil. Gençlere, birbirlerini sevmemeyi öğretiyorlar. "Türkiye'ninmuazzamtehlikelerlekarşıkarşıya" olduğunu söyleyerek, kendisini ateşe atacak gençler buluyorlar; "Vatanınbağrınadüşmandayasınhançerini/Bulunurkurtaracakbaht-ıkaramaderini" diye haykıran gençler. Buna da "Kuvay-ıMilliye" ruhu diyorlar. Kimi bu ruha, sözleriyle destek veriyor, tehlikeleri abartıyor, ülkeyi uçurumun eşiğinde gösteriyor; kimi karanlık odalarda eylem planları hazırlıyor; gençler de kendilerini ateşe atıyor. McDonald's'ın bombalanması, rahip Santora cinayeti, Hrant Dink suikastı ve Zirve Yayınevi baskını. Bence hepsi aynı zihniyetin eseri. Hoşgörüsüz ve düşman üreten bir bakış açısı. Hem milliyetçilik, hem İslâmiyet temaları kullanılarak, genç dimağlar zehirleniyor: "Ülkeeldengittigidecek...Sevrhortladıhortlayacak...Memleketbölündübölünecek..." Onlar da rahip Santora'yı öldürerek, Hrant Dink'e kurşun sıkarak, Tilman Geske veyahut Necati Aydın'ın boğazını keserek vatansever olduklarını düşünüyorlar. Bizim eğitimimizde de büyük sorun var. Bu yüzden hoşgörülü bir iklim kuramıyoruz. Patrik Bartholomeos kendisine "Ekümenik" derse, sanıyoruz ki, Fener Patrikhanesi, Vatikan gibi bir bağımsız devlete dönüşecek. Ruhban Okulu'nu bir türlü açamıyoruz. Dinlerarası diyalogu savunan Fethullah Gülen cemaatine karşı devletdestekliTrabzon'dakiodak, söylemediğini bırakmıyor. Silkinip kendimize gelmeliyiz ve cepheleşmenin yarattığı tehlikeyi görerek, zihinlerimizi dogmalardan, düşmanca sloganlardan kurtarmalıyız.