Üniversite sınavlarında katsayı uygulaması, meslek lisesi mezunlarına haksızlıktır. Mesleki eğitimin gelişmesine de engel olur. Ama bu uygulama maalesef hala sürüyor. Çünkü iş dönüp dolaşıp imam hatip liselerine kilitleniyor. Bu sorunun çözümünde sadece evrensel yaklaşımlar değil, yerel gerçeklerde dikkate alınmalıdır.
***
Katsayının asıl amacı neydi?
İmam hatip mezunlarının üniversite sınavlarında önünü keserek, bu liselere talebi azaltmaktı. Bunda da başarılı olundu.
Çünkü katsayıdan önce, yani 1997 yılında imam hatip liselerinde toplam
511 bin öğrenci vardı. (214 bini ortaokul bölümündeydi.) 1998'de ise
55 bine düştü . Eğer müdahale edilmeseydi, ülkemizdeki yıllık genel öğrenci artışını ve muhafazakar trendin son dönemde yükseldiğini de göz önüne alırsak, bu sayı şimdilerde 1 milyonu rahat aşardı. Ve bunun çoğunu kızlar oluşturacaktı. Diğer bir ifadeyle, İmam Hatip Liseleri'nde çoğunluğu, imam ve hatip olmaları söz konusu olmayan kız çocukları oluşturuyor. Bana göre, kat sayının ve imam hatip sorununun çözümü buradadır.
***
Bu çocukların aile yapısına bakmak gerekir. Genelde muhafazakar, geleneğine ve kültürüne bağlı ailelerdir.
Kabul edin veya etmeyin, ülkemizde, özellikle doğu bölgelerimizde ergenlik çağına gelmiş kız çocuğunun erkek çocuklarla aynı sınıfta okumasını tasvip etmeyen bir gelenek hakimdir. Yani buna en fazla ilkokul 5'e kadar rıza gösterebilirler.
Bu nedenle, toplamda 609 okul olmasına rağmen bunlara bağlı bir sürü şube okullar açıldı. Görüldü ki bu okulları çeşitli nedenlerle kapatmak veya cazibesini yok etmek sorunu çözmüyor. Önce bu okulları büyüten nedenleri görmek gerekiyor.
***
Ne oldu?
Cemaat okullarında patlamaya neden olundu. Ya da pek çok kız çocuğumuz aileleri tarafından okula gönderilmedi.
Bekir Ağırdır'ın araştırması Doğu ve Güneydoğu Bölgesi'nde kadınlarımızın eğitim durumunu açıkça ortaya koyuyor. İlkokul 5'e kadar okuyan kadınlarımız yüzde 18.1 iken ortaokul mezunu yüzde 1.3'e, lise mezununun oranı ise yüzde 2'ye düşüyor. Bu geleneklerin eğitime yansımasının en somut kanıtıdır.
Erkek okursa kendisini kurtarır. Ama okuyan kadın kendisini, ailesini ve çevresini kurtarır. O bölgemizdeki sorunlara biraz da bu açıdan bakmak gerekir. Kızlarımızı okullara çekecek uygulamalar üretmeliyiz.
Kız liselerini, özellikle Anadolu'da yaygınlaştırmak bir çözüm olabilir. Kimse hemen aksi tepkiler vermeye kalkmasın. Bizim gerçeğimiz bu. Geri kafalılıkla alakası yok. Japonya en çok kız lisesi bulunan ülkelerden biridir. "Kültürümüz böyle gerektiriyor" diyorlar.
Ama diğer yandan da dünyanın en gelişmiş ülkelerinden biri.
Gericilik kız liseleri değil, hiç okula gitmemektedir.