Deniz Baykal'ın Sultanbeyli çıkarmasını, din konusunda yapılmış harika makyaj olarak değerlendirenler var.
CHP'nin devrimi!
Kılık Kıyafet Devrimi'ni inkar edip, din üzerinden yapılan siyasetin gölgesinde yürümek devrimse eğer!
Yelkenlerini başka denizlere açan bir liderin, denizleri de bulanık artık.
Bana sorarsanız, konuştukça batıyor.
Yanlışlarını bu kadar tekrar eden bir liderin, aslında kendi kulaklarını çekmesinin zamanı gelmedi mi?


İnançlı bir parti olduğunu, söylemleriyle ifade edemeyenler, "çarşaflı kartpostallarla" bunu başaracağını mı zannediyor?
Bunlar, yıllardır yapılan Deniz Baykal muhalefetinin çaresizliğinin resmidir.
Kendisini ele vermesidir.
İnanç resimle olmaz!
Önce kendilerine oy vermeyenlerin de inancına ve duygusuna saygı duymak gerekir.
Deniz Baykal, partisinin başında kalabilmek için harcadığı emeği, keşke bu duygulara harcasaydı.
O zaman daha samimi bulurduk, Sultanbeyli devrimini(!)


35 yıldır çetelesini tuttuk Deniz Baykal'ın.
Artılarının, eksilerinin hesabını da tuttuk.
İyi yanlarını inkar etmedik.
Ama gördük ki, Deniz Baykal'ı eleştirmek beyhude.
Onun için, akreple yelkovanın birbirini kovalamasından başka bir anlam taşımıyor geçen yıllar.
O yıllar ki, ülkemizin harcandığı yıllar.


CHP'nin, kendi içinde yapması gereken devrimi yapmaması, Tayyip Erdoğan'ın karşısında alternatif üretimini durdurmuştur.
Bence yerel seçimlerden CHP için çıkacak en anlamlı kazanç, Deniz Baykal'ın kaybetmesi olacaktır.


Sözlerime kimse alınmasın.
Seçimlerden sonra, bana bu satırları hatırlatırsınız!