Bravo Galatasaray... Gerçekten bravo... Bak kulübeye, hepsi bu... Bak sahaya Aslanlar Ordusu... Dakika 75 olmuş, 46 bin Portekizli takımını yuhalıyor. Çünkü Benfica karşısında Galatasaray o sıralarda futbol dersi veriyordu. Rakibini sahadan siliyor. Gerçekten dün gece Sarı-Kırmızılı ayaklar tek kelimeyle mükemmeldiler.
Kewell'ın yerinde Baros, sağ kanada yakın, ileride Ümit Karan, solda Arda ve ona yakın Lincoln. Zaten bu ikili maça hızlı başladı.
Daha 4. dakikada gol gelebilirdi. Ümit, Arda'nın mükemmel pasında rakibin kulağını çekiyor, başına geleceklerin sinyalini veriyordu. 38. dakikada Sanctis, mucizesini yaşadık. Souza'nın şutunda olağanüstü bir güç, İtalyan kalecinin elini havada tuttu.
***
51. dakikada da Baros mücizesini izledik. Lincoln 'alda at' dedi, Çek golcü 'olmaz' dedi. Ama kornerden gelen topu Emre Aşık, 'bırakın ben atarım' dedi. 70. dakikada gelen 2. golle de Benfica'nın işi bitti. Galatasaray maça tek kelimeyle hakim oldu, rakibini teslim aldı. Farkı açabilecek pozisyonları da yakaladı.
Sahada ter döken herkes tek kelimeyle mükemmeldi. Ama Arda, ayrı bir mükemmeldi. Lincoln, bana göre en iyi futbolunu sergiledi. Ayhan hep çalışkandı.
Emre Aşık, tam bir Aslan yüreği... Sabri ileri geri mükemmel çalıştı. Servet baştaki tutukluğunu üstünden atınca her zamanki geçit vermez kimliğine büründü. Ümit Karan, geri dönüşünü bir de golle süsledi.
Baros yerini yadırgadı ama iyi niyetliydi. Meira da oyun başında vatan özleminden olsa gerek tutuk göründü. Ama o da sonradan arkadaşlarına uyum sağladı.
Sonuçta Galatasaray, UEFA gruplarında Olimpiakos ile başladığı müthiş şovu Lizbon'da da sürdürdü. Grubun zirvesine kondu. Ve liderlik yolunda önemli bir avantaj elde etti. Dün geceye emeği geçen, terini döken herkese helal olsun. Kadıköy hayal değil demiştik...
Şimdi de 'Aslan yola çıktı' diyoruz.