"Ergenekon davası sokaktaki adamın derdi değil" diye yazmıştım geçen gün.
Gazetelerin manşeti, tv bültenlerinin as maddesi olabilir ama ahali daha çok kendi derdinde, geçim, yaşam, idame peşinde diye eklemiştim.
İstanbul'un çeşitli semtlerinden özellikle de esnafa, alışveriş yapan dar gelirli vatandaşlara yönelik gözlemlerimi, sohbetlerimi sunmuştum size.
Önceki gün Erkenekon Duruşması'nın yapıldığı Silivri Cezaevi önüne gittiğimde tamamen pekişti bu düşüncem.
TARİHİ DAVA
200-300 metre ötede bu "tarihi dava" başlamış. Adını, sanını hemen herkesin gayet yakından bilip tanıdığı isimler de dahil pek çok sanık orada.
Jandarma, polis, infaz koruma memurları, gazeteciler, sanık yakınları, müdahiller, taraftarlar, gözlemciler çevrede dolanıp duruyor.
Ama "kenardakiler" bunları görmüyor, umursamıyor, fark etmiyor bile.
"Kenardakiler" dediğim, gelip gidene köfte, sucuk, gözleme, sandviç, ayran, gazoz, su filan satıp nafakayı çıkartmak isteyenler. Görevliler onları ilk günkü gibi karmaşa olmaması için ta ötelere, kenarlara gönderdi diye "kenardakiler" tabiri kullandım onlara...
NE OLMUŞ Kİ
Böyle mühim bir olayın doğal manyetik alanındalar ama mevzunun dev çekim gücü onların aklını, fikrini, tavrını zerre etkilemiyor. Savcı ne savlamış, avukatlar niye şarlamış, sanıklar neden parlamış peki hakim ne karar almış umurlarının teki değil.
Onlar, daha kaç şişe kola, kaç bardak ayran, kaç ekmek arası, kaç dürüm satarlarsa, önce sermayeyi sonra da 5-10 kuruş karı kaldırabilir, onun peşindeler.
EKMEK ARASI YAŞAMLAR
Ergenekoncuların iddia edilen marifetlerinin yarattığı "büyük tehlike"ye tınmıyor kenardakiler. Çünkü "Yakındaki küçük tehlike uzaktaki büyük tehlikeden daha tehlikelidir" kuramı işliyor. Çünkü 300 metre ötede davası görülen "büyük tehlikeye" göre eve ekmek parası götüremeyecek oluşun "küçük tehlikesi" çok çok daha yakınlarında. Burunlarının ucunda, kalplerinin içinde, beyinlerini zonklatmakta.
Yani, yani hayat böyle bir şey işte. Hele de "kenardakiler" için sadece sattıkları sucuklar, köfteler değil, yaşam kaynakları da ekmek arasında.