Yabancıların borsa kazançları ile devlet iç borçlanma senedi faizlerinden vergi kesilmiyor, yerlilerinkinden kesiliyor. Bu uygulama getirildiği zaman, 'yerliler nasıl olsa kümeste, önemli olan yabancıların paralarını çekmek' denildi. Bu uygulamayı TÜDEF Başkanı Mali Müşavir Ali Çetin dava konusu yaptı ve Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı. Mahkeme henüz karar vermedi. Maliye Bakanı şimdi de yerli ile yabancı ayrımının giderileceğini, yerliden de vergi kesilmeyeceğini açıkladı. Amaç bu defa, yerlilerin yurt dışındaki paralarını çekmek. Geçen defa parası yurt dışında olanlara "Paranızı yabancı olarak getirin" dendi. Bu defa 'yerli olarak getirin' denecek. Geçen defa niye "yerli olarak getirin" denilmedi? Sonuçta eşitsizlik gideriliyor, ama biraz geç. Aslında amaç da eşitsizliğin giderilmesi değil. Parası zaten burada olan yerliyi düşünen yok. Amaç yerli olup yabancı gibi görünenlerin yerli görünmesini sağlamak. Bu sağlanabilir mi? Sanmıyorum... Esas dertlerinin vergi olduğunu sanmıyorum. Bir de şu yurt dışındaki paralar getirilirse hesap sormama işi var. Bu konuda ne yapılacağı konusunda bir karışıklık, bir kakafoni var. Bir açıklama ile yüzde 0.5 veya bir oranında bir vergi alınacağı söyleniyor. Sonra Maliye Bakanı bunun yanlış olacağını söylüyor. Maliye Bakanı getirilen paranın kaynağının sorulmayacağını söylüyor. Ben burada 'kara paralar aklanacak' yazınca Maliye'den bir açıklama ile 'kara para araştırmaları yapılacak' deniliyor. Vergisel kaynak sorgulaması zaten yok, adamların derdi o değil ki! ABD'nin yaptığı gibi, şirketlerin yurt dışı kazançlarının vergisiz getirilmesi önerisi de önemli bir konu değil. Gerekirse ileri de ele alırız.