Türk-Amerikan ilişkilerinde belirleyici olan genellikle "akıl çizgisi"dir.
Türkiye'den bakıldığında, Amerikalıların görünen en belirgin özelliğidir; anlamaya açık olmaları...
Yani ikna edilmek isterler.
Tezinizin doğruluğunu kabul ettirebilirseniz, ikna olurlar.
İşte Amerikalıları Avrupalılardan ayıran en büyük özellik bu:
"Sabit fikirli" olmamak.
***
Yukarıdaki değerlendirmeler, özü itibariyle Bülent Ecevit'e ait.
Merhum Ecevit, 50 yıllık siyasi yaşamında Amerikalılarla birçok defa karşı karşıya gelmiş, tehditlere maruz kalmıştı.
Türkiye'de haşhaş ekim yasağını kaldırırken, Amerika'daki bazı sivri akıllı diplomatların Sultanahmet Camiini bombalama tehdidine gülüp geçmiş, ayrıca Kıbrıs çıkarmasını Amerika'ya rağmen yapmıştı.
Ama Amerika her iki olayda da Türkiye'nin haklı olduğunu anladı.
Çünkü tezlerimizi güçlü bir şekilde anlatmayı bilmiştik.
Büyük müttefik ikna edilmişti.
Sabit fikirli olmadığı için
***
Ecevit, vefatından önce yaptığımız sohbetlerde Amerika-Avrupa kıyaslaması yaparken, Amerika'nın üstünlüğünü, "komplekssiz" olmasına bağlıyordu.
"Yeni dünya"nın kendine güveni ve rahatlığı; Avrupa gibi yüzyıllar öncesinden gelen öfkenin, hırsın, hıncın ve hesabın esiri olmamasından kaynaklanıyordu.
***
Gelelim yaşanan son gerilime:
Amerika, Gürcistan'a insani yardım ve sağlık malzemesi gönderecekti.
Gemilerin Boğaz'dan geçmesi gerekiyordu.
Ancak Montrö Sözleşmesine göre, Karadeniz'e kıyısı olmayan ülkelerin 15 bin tonun üzerindeki askeri gemileri boğazlardan geçemiyordu. Boğazlarda söz sahibi Türkiye'ydi.
Amerika önce USS Mercy ve USS Comfort hastane gemilerini boğazlardan geçirmek istedi. Oysa sözkonusu askeri gemilerin her biri 70 bin ton ağırlığındaydı. Yani Mortrö Sözleşmesine aykırı bir durum vardı.
Türkiye izin vermedi.
Gerekçesini anlatırken masaya Montrö'yü koydu.
Amerikalılar önce "Acaba yeni bir 1 Mart kriziyle mi karşı karşıyayız" diye tepki göstermeye kalkıştı.
Türk diplomatlar, Montrö'nün çiğnenmesi durumunda Rusya'nın bu durumu kendi lehine kullanabileceğini Amerikalı meslektaşlarına ilettiler.
Birkaç günlük müzakereler sonucunda anlaşmaya varıldı.
...Ve Amerikalılar 15 bin tonluk sınıra uyan 3 gemiyle yardımı taşımaya karar verdi.
***
Bu son gelişme, 1 Mart tezkeresiyle ilgili olarak ABD'nin yanıltıldığı için ikna edilemediğini gösteriyor.
Eğer ikna edilseydi, belki o kriz de yaşanmayacak, Amerika TBMM'nin aldığı kararı anlayışla karşılayacaktı...