Son yıllarda herkesin inandığı bir şey var: Memlekete yurtdışından yabancı sermaye girmezse memleket batar. Bu nedenle de ne olursa olsun yurtdışından yabancı parası çekilmeye çalışılıyor. Krediler de dahil. Burada nedeni üzerinde durmayacağım. Faizler yüksek olunca, kredi kullanan işletmelerin maliyetleri yüksek oluyor. Kredi maliyetleri düşürülmek istendi. Bunun için de Harçlar Kanunu ile Damga Vergisi Kanunu'nda değişiklikler yapıldı. Kanunlara konulan hükümlerde, "Bankalar, yurtdışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin" temini ve geri ödenmesi amacıyla düzenlenecek kağıtlar ile bu kağıtlar üzerine konulacak şerhler damga vergisinden, ipotekler de harçtan istisna edildi. Hükümlere göre, istisna bankalar, yurtdışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlardan kullanılan kredilere uygulanır. Türkiye'de Bankacılık Kanunu'na göre kurulan bankalar, yurtdışında da aynı amaca yönelik olarak ilgili ülke mevzuatına göre kurulan bankalardır. Yurtdışı kredi kuruluşları ise aslında banka olmayan fakat işi kredi vermek olan kuruluşlardır. "Uluslararası kurumlar" ibaresinin kapsamında ise sınırlama "uluslararası" ibaresi ile getirilmiştir. Bunun dışında kurumun yapısına veya ortaklarına ve benzeri bir sınırlama getirilmemiştir. Bu noktada uygulamanın nasıl yapılması gerektiği konusunda Maliye topu Hazine'ye atıyor. Hazine, uluslararası kurumların işi kredi vermek olan uluslararası kurumlar olduğunu bildiriliyor. Uygulama da o yönde oluyor. Oysaki kanunda öyle bir koşul yok. Bir şirket yurtdışındaki bir şirketle sözleşme yapıp ondan kredi kullanıyor. Para Türkiye'deki bankaya gelirken bu uygulamaya dayanarak damga vergisinin ödenmesini istiyor. Damga vergisi az bir para değil. Öyle olsa istisna getirilmezdi. Şirket çaresiz vergiyi ödüyor. Ama öderken de itiraz edeceğine dair bir şerh koyuyor. Açtığı davada Ankara 1. Vergi Mahkemesi söz konusu hükmün amacının kredi kullanımını kolaylaştırmak ve maliyetini düşürmek olduğuna karar verdi. Kanunların idarelerin isteğine göre değil, Türkçe anlamlarına ve amaçlarına göre uygulanacağı mahkeme kararıyla tespit edilmiş oldu.