Büyüklerdeki bencilliğin diyetini, çocuklarını kaybederek öder bu memleket. Çocuklarına özgürlük veremez. Gelecek veremez. Tarih boyunca onların hakkını yemiştir, maviliklerini çalar. Her doğan gün yeni bir kervan gelir, hamuduyla götürür. Büyüklerin iştahını kabartan sömürünün ta kendisidir çocuklar. 23 Nisan'da bile...
***
Bu ülkede en çok annelere ihanet edilmiştir. En çok çocuklar sömürülmüştür. Çocukları kobay olarak kullanan sinsi siyasetin, o çocuklara vereceği ne olabilir ki! Büyükler eşek arısı gibidir. Hem sokar hem iğnelerini bırakır. O çocuklar, büyüklerin duyabileceği sesle ağlasa da, hıçkırıkları duyulmaz. O yüzden çoğalırken eksilirler. Haramiler mevsiminde, "Nasılsa geleceğiniz yoktu" diyerek katledilirler. 23 Nisan'da bile...
***
Onların babaları harcanmıştır, annelerinin gülüşleri çalınmıştır. Onların sağlıklı bir yaşam için öngörülen şartları, doğarken ellerinden alınmıştır. Yataksız yorgansız uyurlar da gözbebeklerinde uykuya dalmıştır güneş. Umutları silinmiştir yaşam defterlerinden. Aç ölürler çocuk yaşında. Kan kokularının, çocuk kokularını bastırdığı bir ülkede, her şey göstermeliktir. 23 Nisan'da bile...
***
Paranın "ulu" olduğu memleketlerde, çocukların yolu da şaşar elbet. Düşleri ve duyguları bastırılmış çocukluğun, bu ülkenin yarınlarından neler alacağını tahmin bile edemezsiniz. Sonuçları oluşturacak sebepler apaçık dururken, bir günü bayram saymakla, mesele ödeştirilemez.
***
Çocuk asla unutmaz... İyiyi de yazar bir kenara, kötüyü de...
***
İçindeki çocuğu öldürmüş olan büyüklere bakın... Mutlaka çocukluğunda işlemiştir o cinayeti...