Son 5 senedir çok özel ve öğretici bir zirvenin sunuculuğunu üstleniyorum. Artık geleneksel hale gelen 'Eduplus Liderlik Zirvesi' bu yıl da çok önemli konuşmacıları ağırladı.
Onur ödüllerine layık görülen Aydın Doğan, Nejat Eczacıbaşı adına Bülent Eczacıbaşı ve Vehbi Koç adına Mustafa Koç plaketlerini almalarının ardından kürsüden birer konuşma yaptılar.
Tabii hepsi çok önemli holdinglerin başındaki isimler olunca konuşmalarını önceden yazılmış kağıtlardan okudular. Yazılı hazırlanmış konuşma kartlarından okunan konuşmaları pek sevmem; Koç Holding'in ilk CEO'su Can Kıraç'ın da belirttiği gibi, bilimsel ve diplomatik konuların dışındaki konuşmalar kağıttan okunmamalı. İrticalen konuşma dinleyiciler açısından daha ilgi çekici oluyor.
Bu nedenle belli konuşmacıların sunumları çok daha keyifliydi. Mesela KKTC Birinci Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve Can Kıraç'ın oturumları alkışlar ve gülmeler arasında geçti. Mesela Can Kıraç'ın alışveriş merkezlerinde gördüğü güzel hanımları durdurup 'Ne kadar güzelsiniz' dediğini anlatması çok doğaldı. Türbanlı ya da başı açık güzel hanımları durduruyormuş. Türbanlı hanımlar tepki gösterirken başı açık olanlar 'Teşekkür ederim amca' diyormuş. Can Kıraç da 80 yaşında olmasına rağmen kendisine 'amca' denmesinden hoşlanmıyormuş. Tam bu esnada Rauf Denktaş lafa girdi ve 'O kadar üzülme, ben 'amca' desinler diye dua ediyorum, bana 'Dede' diyorlar' dedi.
Tabi bu paylaştıklarım işin latife kısmı. İş dünyasının duayenleri liderlik özelliklerini kendi yönetim tecrübeleriyle harmanlayıp sundular. Yüzlerce dinleyici her bir konuşmadan notlar alıyordu.
Ne diyelim? Seneye 6. Liderlik Zirvesi 'ne kadar bu bilgilerden faydalanacağız.