Yağmur yutuyor bütün gölleri
Yağmur yağıyor dışarıda. Sevgilim; bana gelirken ölürcesine korkular geçiren ve adım geçince hep bir yolculuk düşüyle yüzünü uzaklara dönen o kadın... Yağmur yağıyor İstanbul'a. Bir geri dönüş, bir yasak aşk türküsü gibi yağıyor yağmur. Irmağın içinden bakıyorum gökyüzüne. Gökyüzü yemyeşil. Irmak renginde İris; Yemyeşil. Yemyeşil bir göz rengidir belki. Belki. Tek yemyeşil göz rengine çocukken bakmıştım. Sonrası düş, sonrası diş artığı söylenen sözcüklerin. Kendi mağarasına sığınmış yaban hayvanı gibi kükrüyor kent. Kimse duymuyor içime yayılan çığlığı. Ben de bağıracağım ama ağzımdan tek kelime çıkmayacak. Bağıracağım aaah! Çıkacak ağzımdan. Yağmur yağıyor ve cebimde bir ayrılık biletiyle geziniyorum kenti. İş arıyor, buluyor, tutuyor bırakıyorum. İşe alıyor harflerimin ve yüzümün duruşundan korkuyorlar sonra... Butiklerdeki tezgâhtarlara, sokak aralarındaki midyeciye, cadde ortasındaki simitçiye özellikle sabah erkenden bizim evin önünden bağırarak geçen simitçiye-özeniyorum. Benim oğlana annesi; 'Okumazsan ayakkabı boyacısı olursun!' demiş o da yanıtlamış; 'Yok ya! Çok iyi olurum ben de!' Ondaki o mizah duygusuna ve ayakkabı boyacısına özeniyorum. Biliyorum babasından uzak çocukların yüzüne benzer baharın yüzü... Yağmur yağıyor ve cebimdeki geri dönüş bileti ıslanıyor. Ellerimle kurutuyorum. Büyük olasılıkla yollanacağım yine yağmurun doğduğu yere. Yağmur şu karşıki dağın üstünden düşmüştür kıyıya. En dolu damlalarını o dağın sırtlarına bırakmış olmalı. Şimdi; bir ayrılık şarkısı bir yasak aşk türküsü gibi yağıyor yağmur. Ahh!? Hangi yağmur bir rüzgar gibi esintiyle düşebilir yaralandığımız yerlere? 'Yağmur yağıyor Cahit Koytak'ın dizelerine ve antik bir acı gibi düşüyor çocukların futbol oynadıkları taş zemine; "Yağmurlu bir gün / Dışarda futbol oynuyor çocuklar / Uykularından balçık akıyor / Umulmadık goller peşinde hepsi / Ve yağmur yutuyor bütün golleri... Yağmurlu bir gün / Dışarda futbol oynuyor çocuklar / Karanlık sofralarda morfin alıyor anneleri / Ah bilseler olup biteni / Ve yağmur yutuyor bütün golleri Yağmurlu bir gün / Dışarda futbol oynuyor çocuklar / Gülleler taşıyorlar ayaklarında Hırsından ağlıyor kimileri / Ve yağmur yutuyor bütün golleri..."