Hayırlı olsun
Yüksek öğretimde başörtüsünü serbest bırakan Anayasa değişikliklerinin 2'inci turu da TBMM'de büyük çoğunlukla kabul edildi. Yarın, onaylanması için Cumhurbaşkanlığı'na gönderileceği belirtilen yeni sürecin çok sancılı geçeceği şimdiden anlaşılıyor. Medeniyetler Buluşması toplantıları için gittiği İspanya'daki sözleriyle bizzat Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından gündeme getirilip, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de "İstediğin bir cümlelik değişiklik ise al sana bir cümle" teklifi ile hareketlenenler bile yaşananlar karşısında şaşkınlığını gizleyemiyor. Başörtüsü veya türban, adına ne dersek diyelim, bu meselede millet olarak orta yolda buluşma şansımızın kalmadığı görülüyor. Üniversitelerimiz, aydınlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız, siyasetçilerimiz ve nihayetinde, toplumun her kesimi ayrışmış durumda.
Artıksakinleşmezamanı Dün olduğu gibi, meydanın birinde savunucuları, diğerinde karşıtları gösteri yapıyor. Barolar Birliği'ndeki gibi; aynı çatının altında ve aynı masanın etrafında oturup hak ve özgürlükler konusunda aynı duyarlılığı sergileyenler dahi mesele başörtüsü veya türban olunca birbirlerine ters düşüp bağırıp çağırabiliyor. Bizi bu kadar birbirimizden uzaklaştırıp inanç ve değerlere hor baktıracak kadar da şirazeden çıkartan bu konuda, inşallah sağduyu öne çıkar da; birbirimize tahammül edip sakinleşiriz. Aksi halde, bazıları, "Din ve inançlara hakaretle" birileri de "dini pazarlamakla" çok daha kırıcı ve yıkıcı sürece götürürler. Dolayısıyla, Meclis'ten çıkan kararı olgunlukla karşılayıp ortalığın daha fazla gerilmesine fırsat vermeyelim. Onca dertle boğuşan halkımızı ve ülkemizi bütünleştirecek yapıcı adımlar atıp gayret gösterelim.