Ülkemi dinliyorum
Kaç zamandır okumuş adamları dinliyorum. "Bir ihtimal daha var, o da ihtilal" diyorlar da, kulaklarıma inanamıyorum. Bu memleketin gömleği kanlı delikanlıları vardı, güneşe koşan. Siyasetin öç dalgasında isimleri bile güme gitti. "Bizde bu memleket için verecek can çok" diyorum.
***
Komprador gazetecileri dinliyorum. Ülke sevgisi enayilik masalı artık. Gazeteci dediğin yürek adamıydı. Onların dil ırmağında yüzümüzü yıkardık her sabah. Tetikçilik, Nazilik kadar utanç vericiydi de, şimdi itibarlı duruş. Kuruş kuruş satılırken memleket, "Büyük gazeteciler paraya asla doymaz" diyorum.
***
Öğretmenleri dinliyorum, anası ağlıyor bir mesleğin. Karanlık bir gökyüzünün altında, aydınlık kalmak için çırpınıyorlar. Sefalet haysiyetin kardeşi. "Yandaş politika bu kadar mı zalim olur?" diyorum.
***
Deniz Baykal'ı dinliyorum. "Laiklik elden gidiyor!" nakaratında... Laiklik elden gidiyorsa, liderler partilerini ülkelerinden çok sevdiği için gidiyordur. "O halde Deniz Baykal gitsin, laiklik kalsın" diyorum.
***
Kalbi kasıklarında atan kadınların şuh kahkahalarını dinliyorum ekranlardan. Zehirli sarmaşıklar her yanı sarıyor. Ekranların alnı ak, yüreği bahtiyar. "Birileri bu sifonu çeksin" diyorum.
***
Anneleri dinliyorum, babaları... İşçiyi, memuru... Tüm zamanların en büyük suskunluğuna kapılmışlar. Gençleri dinliyorum, umutları Kaf Dağı'nın ardında. Gençler nargile çekiyor umutlarına. Duman olmuşlar "Bu gençler, bugünlerin acısını yarın bizlerden çıkartacak" diyorum.
***
Türbandan başka meselesi kalmayan bir memlekette. "Ülkemize hızla yabancı bir cisim yaklaşıyor" diye haykırıyorum. Kimse beni dinlemiyor!