Hak-EM-iciler...
Fenerbahçe son yıllarda defalarca şampiyon oldu. Her şampiyonluğun ardından, yöneticiler "Bu hakemlerle, bu federasyonla bu iş olmaz" dedi. Şükrü Saracoğlu Stadı'nda federasyona, başkanına tepkiler çığ gibi büyüdü. Zamanında FB camiası bu kötü futbol yönetimi karşısında destek isterken, "Fenerbahçe camiasına emzik verelim, ağlamayı bırakın" yorumları yapıldı. Bu şartlar altında FB takımı aldığı şampiyonluklarda sadece rakipleri değil, federasyonu ve MHK'yi de yenmek, mücadele etmek zorunda kaldı. Tarih boyunca tüm takımların aleyhine ve lehine hakem hataları oldu. Bunu kabul etmek lazım. Fakat FB camiası, başarıda da bunu dile getirerek yine bi'ilki yaptı. Geçtiğimiz yıllarda tepegöz marifeti ile basın toplantıları yaparak hakem hatalarını kamuoyu ile paylaşanlar, bu yıl çıtır çıtır puanları toplarken, "Hakem de insan hata yapar" edebiyatı ile durumu geçiştiriyorlar. Bu, ne ahlak ne de etiğe sığmayan davranışların başında geliyor...
TAM BİR REZALET Hilmi Ok Beyefendi, düzgün bi'insan, saygı duyulan bi'insan, buna şüphe yok. Fakat MHK Başkanlığı gibi önemli bi'görevi yürütemiyor, hakkını veremiyor, bu çok ortada. 12. haftayı idrak ediyoruz, daha mikrofonlar gümrükten getirilemedi. Güya hakemlerin kulak ölçüsü alınmış bu yüzden gecikmeler olmuş! 5 yıldır medyada, 12 yıldır canlı yayında mikrofonla iç içe olan biri olarak, hiç duymadımgörmedim böyle bi'ölçünün alındığını. Yani burada da bi'samimiyetsizlik söz konusu. Kayseri, FB, Manisa, Bursa, GS, Gençlerbirliği maçlarındaki hakemlik, tam bi'r-e-z-a-l-e-t... Amatör kümelerden, Premier Lig'e kadar seyrettiğimiz maçlarda görmedik böyle bi'basiretsizlik, kararsızlık ve şaşkınlık. "Bu hakemlerle bu lig bitmez dedik, "Eee n'apalım, öyle ya da böyle bu hakemlerle bitecek" denildi. "N'apalım. Kim yönetecek, eldeki bu" denildi... "Onlar da hata yapar" denildi... Ben bu olanların "hata" kelimesi ile anlatılacak kadar basit bi'şey olduğunu düşünmüyorum. Türk futboluna sürülmüş bu hak emicilerin temizlenmesi gerekir, ama bunu kim, nasıl yapacak o da belirsizliğini koruyan bi'konu... En sevdiğimiz sporun da içine edilmiş vaziyette. Zaten genel olarak boş kalan tribünler de bunun en önemli göstergesi... Federasyonun ayak oyunları, devşirme futbolcularla beraber gölgede kalan yerli oyuncular, hakemlerin yetersiz yönetimi ve ardından burunlarından kıl aldırmadan yaptıkları fakir edebiyatı, camialardaki, başkanyönetimtaraftar kopuklukları, medyanın rating ve tiraj uğruna acımasızca yangına benzinle gitmesi, Türk futbolunu tehdit etmekte. Sorunlar hep olur da, bizim ayrıcalığımız şu; çözümde yer alacak kimse yok !!! Futbol adına geçmiş olsun, rahmetliyi iyi bilirdik... Güzel oyundu...
|