Memleket hikayesi
Ne oldu büyük gazetecilere? Şehitlerin acısı yüreklerini dağladı da, görev yerlerini mi değiştirdiler hayatın? Ah canlarım! Mankenlerin kasıklarına gösterilen özeni, toprağa mı gömdüler acaba? Vatan savunmasında birinci derece sorumlu olması gereken gazetecilik, "yıllanmışizninden" mi döndü? "İktidarşenlikleri" yarıda mı kesildi yoksa? "Şehithaberleriniarkasayfalarakoyalım,diyenleröneçıksın!" desem, dolandırıcı gazetecilerin yüzü kızarır mı sanıyorsunuz. Yükselen değerin alçaklık olduğu bir ülkede.
***
Aydın gazeteci sınıfına dahil olmak için, hangi şartların gerektiğini sizler nereden bileceksiniz? Onların toplumu bölmek için seçilmiş gazeteciler olduğunu bilmeliydiniz oysa! Onların arkalarında duranların, bugün şehitler için döktükleri gözyaşlarının "sahte" olduğunu anlamalıydınız. İkinci Cumhuriyet'i kutsal sayanlar, şehitlerin sadece ölüsünü sayar! Amerikan malı silahlarla askerlerimizin vurulmasına tek satır kalem oynatmış mıdır, bu demokrasi dansözleri? Hafızanızı bir yoklayın bakalım. İktidara sırnaşmalarının sebeplerini araştırın bakalım, neler kazanmışlar, sattıkları değerlerin karşılığında.
***
Seçimlerden önce, toplumun gözünü boyayıp, kendi çıkarlarına hizmet eden büyük gazeteciliğin, birkaç günkü hali şaşırtıcı. İkinci Cumhuriyet ilan edip, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni demokrasinin düşmanı gibi gösterenler, şimdi vatan sevgisine el ediyor. Giden canları kendinden sayıyor artık. Şehitleri, mankenlerden daha değerli kılıyorlar sayfalarında!
***
Bana sorarsanız, onlar memleketi sattılar! Şimdi geri almaya çalışıyorlar.