Oruç ve psikoloji
Psikolojik tedavi gören hastaların bir kısmında ilaçların çok düzenli kullanılması gerekmektedir. Bu kişilerin ilaç saatlerini aksatmamaları önemlidir. Ancak Ramazan'da yemeiçme belli zamanlarda yapılabilmektedir. Ayrıca açlığa bağlı olarak metabolizmanın değişmesi sonucu vücuttaki sıvı, mineral, vitamin oranları ve vücut proteinyağ seviyeleri değişir. Bu da kullanılan psikiyatrik ilaçların kan seviyelerini artırabili-razaltabilir. Yine bazı psikolojik hastalıklarda uykunun bölünmesi hastalığı tetikleyebilir. Bu nedenle, bu hastaların oruç tutmaları uygun değildir. Diğer aylarda düzenli aralıklarla alkol kullananların, oruç tutmaya bağlı olarak ani şekilde alkolü kesmeleri sonucu "kesilme belirtileri" olarak tarif edebileceğimiz titreme, terleme, gerginlik, sinirlilik ve uykusuzluk şikayetleri olabilir. Hastada davranış ve uyum bozuklukları, epilepsi nöbetleri, bilinç bulanıklaşması ve hatta koma gibi önemli tıbbi sorunlar ortaya çıkabilir. Bu tür kişilerin bunları bilip hazırlıklı olması ve alkol kullanımını Ramazan ayından çok önce azaltmaya başlamaları ve bir doktora danışmaları gerekir.
RUHLARSAKİNLEŞİR... Ramazan hoşgörü ayıdır. Ramazan'ın bireye ve topluma faydaları vardır. Oruç tutanların yemeiçme iradesi dışında birçok aşırı isteğe de sınır getirdiği görülür. Oruç tutanlar kendilerini olaylar karşısında bırakmazlar ve daha erdemli davranışlarda bulunurlar. Manevi iklime bağlı olarak değişik sebeplerle birbirleriyle daha fazla görüştükleri için insanlarda yalnızlık psikolojisi azalır. Toplumsal yardımlaşma, dayanışma ve paylaşma, sevgiyi ve saygıyı artırır. Emniyet güçleri tarafından yapılan istatistiklere göre de Ramazan ayının getirdiği bu manevi iklime ve toplumsal basıncın azalmasına bağlı olarak özellikle asayişi bozan ve yüz kızartıcı suçlarda belirgin oranda azalmalar görülmektedir.