Şimdi ne olacak?
Anayasa'ya göre, seçimlerden sonra oluşacak TBMM Genel Kurulu 30 gün içinde Cumhurbaşkanı'nı seçmek zorunda. Seçemezse, Meclis feshedilir ve genel seçimlere gidilir. Böyle bir şeyi, hiçbir partinin göze alacağını sanmıyoruz. Ama Anayasa Mahkemesi'nin kararı, AK Parti'nin elini güçlendirmiştir. Uzlaşmayı, kendi istediği şartlarda sağlayamazsa, işle yen referandum süreci sonucunda, Cumhurbaşkanı'nı halka seçtirebilir. Anayasa değişikliği paketinde, gerekçede, "yapılandüzenlemelerin,1yılıbeklemeden,11.Cumhurbaşkanı'nınseçimindedegeçerliolduğu" yazılıdır. Kanun, gerekçesiyle birlikte okunduğunda, 11. Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesinin Meclis'in iradesi olduğu ortaya çıkıyor. Acaba bu çelişki nasıl halledilecek? Meclis, yeniden bir genel seçim istemiyorsa, Cumhurbaşkanı'nı seçecek ama, seçilen kişi acaba 7 yıl süreyle mi görev yapacak? Yani Cumhurbaşkanı'nı ancak 2014'te mi halk doğrudan kendisi seçecek? Yoksa, Anayasa'ya geçici bir madde eklenerek, 11. Cumhurbaşkanı'nın, yenisi halk tarafından seçilinceye kadar görev yapacağı mı belirtilecek? Yeni Meclis, referandum sürecini 120 günden 40 güne indirir mi? İndirdiği takdirde, 22 Temmuz sonrası kurulacak Meclis'in Cumhurbaşkanı'nı seçmesi beklenmeden, Ağustos ayı başında referanduma gidilip, halkın Cumhurbaşkanı'nı seçmesi süreci başlatılabilir mi? Gördüğünüz gibi birçok bilinmeyenle karşı karşıyayız. Ve bunun müsebbibi ma alesef, önce cumhurbaşkanlığı seçimini Meclis'te tıkayanlar ve sonra da, halkı devreden çıkarmak amacıyla Anayasa Mahkemesi'ne başvuranlar.
***
21 Haziran'dan itibaren, 120 günlük referandum süreci işlemeye başladı. Propaganda süresinin tamamlanıp sandığa gidilmesinin tarihi 21 Ekim'e denk geliyor. Süre 40 gün ile sınırlanırsa, referandum için halk Ağustos başında sandığa gidebilir ve Anayasa değişikliğinde öngörüldüğü gibi 60 gün içinde de -Ekim başında- cumhurbaşkanlığının ilk tur oylaması yapılabilir.