Emekli askerler işbaşında Emekli askerlerin kurdukları çeteler bir bir ortaya çıkıyor. Üstelik bunlar birbiriyle bağlantılı. Lütfen kimse kurumsal olarak üzerine alınmasın. Bir başka ifadeyle, emekli olmuş kimi askerlerin, durumdan vazife çıkararak, ülkede istikrarsızlık tohumları atmak istemesi, hatta "Acaba bir darbe olur mu?" hayali görmesi, emir-komuta içindeki Türk Silâhlı Kuvvetleri'ni elbette bağlamaz. Yalnız bu vesileyle Danıştay saldırısından sonra yazılıp çizilenleri bir kere daha hatırlatmak istiyorum. Neydi o Kocatepe Camii'ndeki hükûmetin protesto edilmesi? Neydi o basında çıkan tetikçilik suçlamaları? Yok efendim, Danıştay'ın verdiği başörtüsü kararı yüzünden, kuruma yönelik eleştiriler sebebiyle "dinci" Alparslan Aslan bu saldırıyı gerçekleştirmiş! Ümraniye'de ele geçirilen Oktay Yıldırım'a ait bombaların, Cumhuriyet gazetesine atılan bombalarla aynı seriden olduğu anlaşıldı. Ayrıca 30 bombalık kutudan 3'ünün eksik olması da, Cumhuriyet'e atılan 3 bombanın buradan temin edildiği şüphesini doğurdu. Cumhuriyet gazetesini bombalayan da, Danıştay'a saldıran da aynı kişi; yani Alparslan Aslan. Alparslan Aslan'ın, emekli general Veli Küçük ile 20 Mayıs 2005'te Stockholm'de düzenlenen 8. Azeri Kongresi'nde çekilmiş fotoğrafları ele geçirildi. Muzaffer Tekin, zaten Veli Küçük'ün yakını. Ümraniye'deki bombaların sahibi Oktay Yıldırım, sürekli Muzaffer Tekin ile irtibat halinde. Tüyler ürpertici Kuvayı Milliye yeminini ettiren Fikri Karadağ'ın, Oktay Yıldırım ve Muzaffer Tekin ile çektirdiği fotoğraflar da ortaya çıktı. Son olarak, Muzaffer Tekin'in Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'ni kendisine verdiğini söylediği emekli binbaşı Fikret Emek'in 3 evine baskın yapıldı. Burada da yığınla patlayıcı ele geçirildi. Türk polisini ve istihbaratını alkışlıyoruz... Bu etkili çalışmalar olmasaydı, tam da seçim öncesi kimbilir ne bombalar patlayacak, "Laiklik elden gidiyor" endişesi nasıl da pompalanacaktı? Tıpkı Danıştay olayında gördüğümüz gibi.
Servisi 
Emekli askerlerin kurdukları çeteler bir bir ortaya çıkıyor. Üstelik bunlar birbiriyle bağlantılı. Lütfen kimse kurumsal olarak üzerine alınmasın. Bir başka ifadeyle, emekli olmuş kimi askerlerin, durumdan vazife çıkararak, ülkede istikrarsızlık tohumları atmak istemesi, hatta "Acaba bir darbe olur mu?" hayali görmesi, emir-komuta içindeki Türk Silâhlı Kuvvetleri'ni elbette bağlamaz. Yalnız bu vesileyle Danıştay saldırısından sonra yazılıp çizilenleri bir kere daha hatırlatmak istiyorum. Neydi o Kocatepe Camii'ndeki hükûmetin protesto edilmesi? Neydi o basında çıkan tetikçilik suçlamaları? Yok efendim, Danıştay'ın verdiği başörtüsü kararı yüzünden, kuruma yönelik eleştiriler sebebiyle "dinci" Alparslan Aslan bu saldırıyı gerçekleştirmiş! Ümraniye'de ele geçirilen Oktay Yıldırım'a ait bombaların, Cumhuriyet gazetesine atılan bombalarla aynı seriden olduğu anlaşıldı. Ayrıca 30 bombalık kutudan 3'ünün eksik olması da, Cumhuriyet'e atılan 3 bombanın buradan temin edildiği şüphesini doğurdu. Cumhuriyet gazetesini bombalayan da, Danıştay'a saldıran da aynı kişi; yani Alparslan Aslan. Alparslan Aslan'ın, emekli general Veli Küçük ile 20 Mayıs 2005'te Stockholm'de düzenlenen 8. Azeri Kongresi'nde çekilmiş fotoğrafları ele geçirildi. Muzaffer Tekin, zaten Veli Küçük'ün yakını. Ümraniye'deki bombaların sahibi Oktay Yıldırım, sürekli Muzaffer Tekin ile irtibat halinde. Tüyler ürpertici Kuvayı Milliye yeminini ettiren Fikri Karadağ'ın, Oktay Yıldırım ve Muzaffer Tekin ile çektirdiği fotoğraflar da ortaya çıktı. Son olarak, Muzaffer Tekin'in Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'ni kendisine verdiğini söylediği emekli binbaşı Fikret Emek'in 3 evine baskın yapıldı. Burada da yığınla patlayıcı ele geçirildi. Türk polisini ve istihbaratını alkışlıyoruz... Bu etkili çalışmalar olmasaydı, tam da seçim öncesi kimbilir ne bombalar patlayacak, "Laiklik elden gidiyor" endişesi nasıl da pompalanacaktı? Tıpkı Danıştay olayında gördüğümüz gibi.
