Fenerbahçe'yi GS'lılarla kutladık
Pazar gecesi oldukça hareketliydi, tahmin edersiniz ki. Fenerbahçe Şampiyonluğu'nu ilan edince kornalarını durmaksızın çalan arabalar sokaklara döküldü, eğlence mekanları coştu. İnsanların içindeki bu futbol fanatizmi nasıl bir duygudur ki, böyle bir coşku yaratabiliyor. Her seferinde hayretle izliyorum, izlemekten de büyük bir zevk alıyorum. Fenerbahçe-Trabzonspor maçını evde TV'de seyrettikten sonra baktım Fenerli arkadaşlarımdan birer birer mutluluk mesajları geliyor. Bir yandan da Etiler'de olan evimizin içinde dışarıdaki kornalar yankılanıyor. Uyumak istesem zaten uyuyamam, mümkün değil. Takım tutmama rağmen (Fenerbahçe sempatizanıyım, stadındaki maçlara gitmeyi seviyorum), Papermoon'da kutlama yapan bir grup arkadaşımın yanına gidiverdim. Aman Tanrım, o şık ve nezih Papermoon ne olmuş öyle? Her yer FB bayraklarıyla donatılmış, herkes kotun üstüne forma giymiş, ellerde içkiler, fonda Fener marşları... Cümbür cemaat eğleniliyor. Papermoon ekibinden Galatasaraylı olanlar da kendilerini belli ediyor, zira suratlarından düşen bin parça. Baktım kutlama burada bitmeyecek; mekan değiştirildi ve Şamdan'a gidildi. Sahibi Mehmet Tuna'nın GS'lı olduğu mekan bizi girişinde koca bir FB bayrağıyla karşıladı. İçeride dans müziklerinin yanısıra ara ara FB ile ilgili parçalar da çaldı. Kızların ağırlıkta olduğu bir gruptaydım ve çoğu GS'lıydı. Ama öyle bir eğlendik ki, takım makım dinlemedik. Bir kere bir zaferin verdiği coşku var ortamda, o enerji öyle bir yayılıyor ki, siz bile dans ederken daha heyecanlı eğleniyorsunuz...