Hesap hatası yapmayalım İETT arazisi, 705 milyon dolara satılınca, "Belediye ve İstanbullu kazandı" diye yazmıştık. Daha sonra Hürriyet gazetesi, bu bilgileri "Yeraynıyer;fiyat7misli" diye manşetine taşıdı. Gelin... hesap hatası olmasın; bilgilerimizi tazeleyelim ve tam rakamları verelim: 46 bin metrekarelik arazi, 3 emsal; yani 138binmetrekarelik inşaat alanına sahip. İmar planı tadilatıyla, yer altında da 97 bin metrekarelik ek inşaat alanı kazanıldı. Eğer, belediye, Dubai Prensi'ne ortak olarak ikiz kuleleri yapsaydı, eline ancak 300 milyon dolar civarında bir değer geçecekti. Şöyle ki: Yerin üzerindeki inşaatın metrekaresi 8 bin dolardan satılsa, (138 bin metrekare x 8 bin dolar) 1milyar100milyondolarlık bir gelir ortaya çıkacaktı. Yer altındaki 97 bin metrekarelik inşaat da 5 bin dolardan alıcı bulsa, 500milyondolar civarında bir para da buradan sağlanacaktı. Toplam 1milyar600milyondolarlık satış hasılatının sadece % 20'si, yani 320milyondoları İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne kalıyordu. Oysa, şimdi, hem de peşin olarak 705milyondolar belediyenin kasasına girdi. Hürriyet'in 1'e 7 oranı, belediyenin elde edeceği gelir açısından doğru değil; ama gene de, İstanbullu'nun arazi rekabete açıldığı için 400milyondolarlık ek bir imkâna kavuştuğunu rahatça söyleyebiliriz. Üstelik, cepteki para, gelmesi muhtemel paradan çok daha değerlidir. Bunu da hesaba katmak lâzım. Kadir Topbaş'ı, tercihini İstanbullu'dan yana kullandığı için kutluyoruz.
Servisi 
İETT arazisi, 705 milyon dolara satılınca, "Belediye ve İstanbullu kazandı" diye yazmıştık. Daha sonra Hürriyet gazetesi, bu bilgileri "Yer aynı yer; fiyat 7 misli" diye manşetine taşıdı. Gelin... hesap hatası olmasın; bilgilerimizi tazeleyelim ve tam rakamları verelim: 
