İdamlık 3 kadın
Açık Radyo'da Ayşe Berktay anlatıyor. Dinlerken kanım dondu. Ayşe Berktay, Irak'a gitmiş, idam cezasını çarptırılmış üç kadına destek vermek için... Yaşları 25 ila 28 arasında üç kadın. İkisinin birer küçük kızı var, onlarla birlikte cezaevinde infazı bekliyorlar. Görgü tanıklarının ifadelerine göre bu kadınların kocaları, güya Amerikan işgalcilerine karşı direniş içinde yer alıyorlarmış. Bağdat'ta işbirlikçi bir hükümet bulunduğu için... Güya yasalar da işlemekte olduğu için... Direnişçiler ve onların yakınları hep birlikte vatan haini damgası yiyorlar. Tıpkı, Payitaht İstanbul'a göre, Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşlarının emperyalizme karşı vatan savunmasına ve direnişe geçtiklerinde vatan haini damgası yemeleri gibi... Fakat bu acıklı öykünün en dramatik, belki de trajikomik tarafı, üç genç kadının hangi maddeye dayanarak idam cezasına çarptırılmış olduklarıdır. Irak Ceza Kanunu'nun 156. maddesine bakılarak idama mahkum edilmişler. Bu madde şöyle diyormuş: Irak'ın refaha kavuşturulmasını engellemek!..
***
Şu halde... Başta Amerikalılar olmak üzere, onların işbirlikçileri hep birlikte Irak'ı refaha kavuşturmaya çalışıyorlar. Bunlara direnenler ise ülkelerinin refaha kavuşturulmasını engelliyorlar. Üç zavallı kadın, iç hukuka göre savunma haklarını kullanamadıkları gibi, savaş esiri de sayılmıyorlar ki, Cenevre Konvansiyonu işletilebilsin. Yazıklar olsun.