Bir annenin feryadı Emekli öğretmen bir anne kızını okutmak için çırpınıyor. Üniversite ise 'kayıt parası' ödenmediği için ikinci dönem eğitim yapmasına izin vermiyor
Zaman zaman hükümet üyeleri televizyona çıkıyor ve "Türkiye'de parasızlıktan okuyamayan kimse kalmadı" gibi sözler söylüyor. Ama Türkiye'de kayıt parası veremediği için okuldan kovulan, aidat ödeyemediği için arkadaşları yanında rencide edilen yüzbinlerce çocuk var. Ve yine Türkiye'de harç parasını ödeyemediği için üniversite kaydını yaptıramayan, okul taksitlerini veremediği için kaydı silinen binlerce üniversiteli genç var...
GERİADIMATMADI Bugün yayınlayacağım mektup emekli öğretmen bir anneden geliyor. İsmi bende saklı anne, yıllar önce eşini kaybetmiş. Biricik kızına hem babalık, hem annelik yapmış. Emekli anne kızını okutmak, hayata kazandırmak istiyor. Aldığı üç kuruş maaşıyla da kimseye muhtaç olmadan bunları başarmaya çalışıyor. Kızı, İstanbulBeykentÜniversitesiSinemaTelevizyonBölümü'nü kazanıyor. Birinci sınıfı borç harç okutuyor emekli öğretmen anne. İkinci sınıfta taksitleri ödeyemez oluyor. Annenin mektubuna göre, üniversite yönetimi bütün yalvarmalarına rağmen geri adım atmıyor ve kızının kaydını donduruyor. Burs talepleri de geri çevriliyor. Parayı ödemediği için okula almıyorlar genç kızı. Yine annenin anlattığına göre, genç kız bir süre arka kapılardan, duvarlardan atlayarak giriyor okula, ama farkedilince yine dışarı çıkartılıyor. İnanası gelmiyor insanın. Eğer bu iddialar doğruysa çok yazık. Bir eğitim kurumu elbette ticari düşünebilir ama, okumak isteyen bir genç kızın, güvenlik görevlilerince kolundan tutulup dışarı atılması da çok acı.
'YARDIMİSTİYORUM' Şimdi emekli öğretmen anne feryat ediyor: Ne olur kızımı okutmama yardım edin. Bana borç para verecek birini aradım, ama kimse yardım etmedi. Yakında sınavlar olacak. Para yatıramayınca sınavlara giremeyeceği söyleniyor. Bir genç kızın hayatı kararacak..." Beykent üniversitesi yönetimi, sanırız bu genç kardeşimizin okuması için bir kolaylık sağlıyacaktır.